İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davaları Nasıl Açılır?
Borçlar Kanunu
MADDE 29 – Eğer iki taraftan biri diğer tarafın yahut üçüncü bir şahsın ikrahıyla bir akit yapmış olursa, kendi hakkında lüzum ifade etmez.
İkrah üçüncü bir şahsın fiili olup da diğer taraf ona vakıf olması lazım bulunmamış olduğu takdirde bu ikraha düçar olan akdi feshederse, hakkaniyet iktiza ettiği halde diğer tarafa tazminat vermeğe mecburdur.
MADDE 30 – İkrah olunan taraf, hal ve mevkiine nazaran kendisinin yahut yakın akrabasından birinin hayat veya şahıs veya namus yahut malları, ağır ve derhal vukubulacak bir tehlikeye maruz olduğuna kanaat getirdiği takdirde ikrah muteber addolunur.
Bir hakkın veya kanuni salahiyetin isteneceği ve kullanılacağı tehdidi ile müzayakaya düçar olan kimsenin yaptığı akit, tehdit eden için fahiş menfaatler temin etmiyorsa; bu tehdit, ikrahı muteber addolunmaz. Fakat fahiş menfaatler istihsali için tehdit olunan tarafın müzayaka halinde bulunmasından istifade olunmuş olursa bu korku nazara alınır.
Bir kimsenin yapmak istemediği bir hukuki işlemi kendisinin veya yakınının biı leh İlkeye uğratılacağı konusunda korkutularak ve ürkütülerek o sözleşmeyi yapmaya razı edilmesidir. İkrahta sözleşme yapmadığı takdirde kendisinin veya yakınının bir tehlikeye maruz bırakılacağı şeklinde yapılan baskı ve tehdit sonucu sözleşme yapılmasına razı edilmesidir. Korkutmanın varlığı için aşağıdaki şartların gerçekleşmesi gerekir.
İkrahın (Korkutmanın) Şartları
Korkutmanın işlemi yapan ya da yakınlarına karşı yapılmış olması
Borçlar Kanununun 30. maddesine göre korkutmanın sözleşmeyi yapan kişi ya da yakınlarına karşı yapılması gerekir. Bunlardan birinin hayatı, şahsı, namusu veya malları ağır ve derhal yapılacak bir tecavüze maruz bulunmalıdır.
Korkutma maddede sayılan hallerden ibaret değildir. Bunlardan başka korkutma halleri de vardır.
Korkutmanın esaslı olması
Korkutmanın şaka değil ciddi ve esaslı olması gerekir. Korkutulan kimse hal ve duruma göre ağır ve derhal cereyan edecek bir tehlike ile karşı karşıya kaldığına kanaat etirmelidir. Korkutan kişinin de söylediğini yapacak karakterde bir kişi olması gerekir, Toplum tarafından söyledikleri asla ciddiye alınmayan bir kişi olmamalıdır.
Örneğin yürüyemeyecek kadar sakat olan ve yerinden kalkamayan bir kimsenin döverim şeklindeki tehdidi ciddiye alınmaz.
Korkutmanın hukuka aykırı olması
Korkutmanın şartlarından biride hukuka aykırı olmasıdır. Örneğin öldürürüm, döverim gibi bir suç işleme kastı taşımalıdır. Yoksa bir hakkın hukuka uygun olarak kullanılması korkutma oluşturmaz. Örneğin şikâyet ederim. Kanun yoluna başvururum gibi tehditler korkutma ve ikrah oluşturmaz.
Sözleşmenin korkutma sonucu yapılması
Korkutanın sözleşme tarafı veya üçüncü kişi olması önemli değildir. Tarafın haberi olmasa da üçüncü kişi korkutsa bu durumda yine sözleşme iptal olunur.
İkrah oluşabilmesi için korkutma sonucu bir sözleşme yapılmış olması gerekir. Eğer özleşme yapılmamış ise mücerret korkutmanın ceza kanunu bakımından belki bir suç oluşturacağı söylenirse de Borçlar Kanunu bakımından ikrah sayılmayacağı bilinmelidir.
Ayrıca korkutma sonucu yapılan hukuki işlemde karşı tarafın aşırı menfaatler sağlamış olması da gerekmez. Yine akit iptal olunur.
İkrahın hükümleri
İradeyi fesada uğratarak yapılan akitlerde, hata, hile bahislerinde açıkladığımız hüküm ve sonuçlar ikrah (korkutma) için de geçerlidir.
İptal, icazet, tazminat konuları hilede olduğu gibidir. Sadece hilede hilenin öğrenildiiği tarihten itibaren başlayan bir yıllık hak düşürücü süre korkutmada, korkunun kalktığı tarihten işlemeye başlar.
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Görev
İkraha dayalı tapu iptali ve tescil davalarında görevli mahkeme dava değerine göre belirlenir. ……….TL ye kadar sulh hukuk mahkemesi, üstündeki davalar asliye hukuk mahkemesinde çözümlenir.
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Yetki
Yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.(HMUK.m.l3)
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Davalı
Davalı tapu maliki ( çok zaman korkutan) veya onun ölümü halinde mirasçılarıdır.
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Davanın Niteliği
İkrah (korkutma) hukuksal nedenine dayalı açılacak tapu iptali ve tescil davası bir eda davasıdır.
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Süre
Korkunun geçtiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre vardır. Bu süre hâkim tarafından re’sen nazara alınır.
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Deliller
Borçlar kanunu hükümleri uyarınca; ikrah, (Korkutma) iradeyi fesatlayan sebeplerden olduğu için her türlü delille ispatlanabilir. (HUMK.m.293/5 )
Hâkim mahallinde keşif yaparak tanık ve bilirkişileri taşınmazın başında dinleyerek korkutma olup olmadığını ve sözleşmenin bu korkutma sonucu yapılıp yapılmadığını inceleyerek sonuca ulaşmalıdır.
İkrah (Korkutma) Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davalarında Hüküm
Mahkemece toplanan deliller karşısında korkutmanın varlığı ve bu korkutma sonucu sözleşmenin yapıldığı belirlenirse, davanın kabulüne karar verilir. Aksi takdirde dava reddedilir.
Davanın kabulü halinde aktin ikrah sebebiyle hükümsüzlüğü ortaya çıkar ve tapu ııun iptali ile davacı adına tesciline karar verilir. Karar HUMK.nun 388-389. maddelerin de yazılı unsurları taşımalıdır.
Dava değerine göre %o 54 oranında harç hesaplanır. Peşin harç hesaplanan bu hurçtan mahsup edilerek, kalanı bakiye ilam harcı olarak alınır. Taraflara taktir edilecek vekâlet ücreti ve dava giderleri kazanılan ve kaybedilen oranlara göre hesaplanır.
Sulh hukuk mahkemelerinden verilen kararlara karşı tebliğden itibaren 8 gıııı (HUMK.m.437), asliye hukuk mahkemesi kararlarına karşı 15 gün içinde temyiz yoluna başvurulur. (HUMLK.m.432)
Davada haklı çıkmış olan taraf da hukuki yararı olmak kaydıyla temyiz yoluna baş vurabilir.