Şantaj Suçu ve Cezası Hakkında Önemli Bilgiler
ŞANTAJ NEDİR?
Şantaj, TDK’ye göre herhangi bir çıkar sağlamak amacıyla bir kimseyi, kendisiyle ilgili lekeleyici, gözden düşürücü bir haberi yayma veya açığa çıkarma tehdidiyle korkutma anlamına gelmektedir. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere şantaj tehdit unsurunu da içinde barındıran bir kavramdır.
TCK m.107’de düzenlenen şantaj suçunun gerekçesinde ise, şantaj kişinin hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle bir başkasını zorlamasıdır.
ŞANTAJ SUÇLARI
m.107 düzenlemesine göre 2 çeşit şantaj suçu bulunmaktadır. Bunlar;
-
Hak sahibi olunan veya yükümlü olunan bir şeyi yapıp yapmamakla ilgili şantaj suçu
-
Şeref ve saygınlığa zarar verecek nitelikte bilgilerin açığa çıkması tehdidiyle şantaj suçudur.
ŞANTAJ SUÇUNDA KORUNAN HUKUKİ DEĞER
Şantaj suçunda kişinin özgür iradesi ve malvarlığı değerleri korunmaktadır. Zira şantaj suçunda fail, mağdurun iradesi üzerinde baskı kurarak mağdurun özgür şekilde düşünmesini ve hareket etmesini engellemektedir. Aynı zamanda failin şantaj suçunu yarar sağlama amacıyla işlemesi halinde mağdurun malvarlığında eksilmeye sebebiyet verebilir. Göründüğü gibi şantaj suçunun iki farklı şekilde işlenebildiğinden her iki suç tipinde de korunan hukuki değerler farklıdır.
ŞANTAJ SUÇUNUN FAİLİ VE MAĞDURU
Şantaj suçunun faili m.107 düzenlemesinde bulunan her iki şantaj suçuna göre değişiklik göstermektedir. Maddenin 1. fıkrasına göre işlenen şantaj suçunda fail, hak veya yükümlülük sahibi kişidir. Maddenin 2. fıkrasında yer alan şantaj suçunun faili ise herhangi bir hak veya yükümlülük sahibi olmayıp yarar sağlama amacı taşıyan herkestir. Bununla birlikte failin kamu görevlisi olması halinde TCK m.250’de yer alan ve farklı bir suç tipi olan irtikâp suçu meydana gelecektir.
Şantaj suçu, kanun metninden de anlaşılacağı gibi herkese karşı işlenebilecek bir suçtur. Ancak gerçek kişiler şantaj suçunun mağduru olabilirken tüzel kişiler bu suçun mağduru olamaz.
ŞANTAJ SUÇUNDA FİİL
Şantaj suçu seçimlik hareketli suçlardan olduğundan kanunda yer alan fiillerden herhangi birinin yapılması halinde şantaj suçu işlenmiş olacaktır. Bu fiiller;
-
Bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya zorlamak (m.107/1)
-
Bir kimseyi haksız çıkar elde etmek için zorlamak (m.107/2)
-
Bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunmaktır. (m.107/2)
Maddenin ilk fıkrasında yer alan seçimlik hareketlerin yapılmasında fail sahip olduğu hakkı veya yükümlülüğü yerine getirmeyerek mağdurun iradesini zorlamaktadır. Bu duruma örnek olarak şikâyet hakkı ve ihbar yükümlülüğü verilebilir. Fail mağdurun işlemiş olduğu bir suçu ihbar etmek yerine mağdurun iradesini sakatlayarak kendi istediğini yaptırmaya çalışması, failin ihbar yükümlüğünü mağdur üzerinde şantaj aracı olarak kullanmasına bir örnektir.
İkinci fıkrada yer alan fiillerin gerçekleşmesinde ise fail, mağdur hakkında şeref veya saygınlığına zarar verecek hususlar hakkında bilgi sahibi olup taleplerinin yerine getirilmemesi halinde mağdura karşı bu hususların açığa çıkarılacağına dair tehditte bulunmaktadır.
MANEVİ UNSUR
Şantaj suçlarının özel kast ile işlenmesi gerekmektedir. Buna göre; m.107/1’de yer alan fiillerin kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya zorlamak ya da haksız çıkar sağlama özel kastıyla işlenmesi gerekmektedir. Maddenin ikinci fıkrasında yer alan fiillerin ise yarar sağlama kastıyla işlenmesi gerekmektedir.
ŞANTAJ SUÇUNA TEŞEBBÜS MÜMKÜN MÜDÜR?
Kural olarak şantaj suçuna teşebbüs mümkün değildir. Zira şantaj suçu sırf hareket suçlarından olup eylemin yapılmasıyla birlikte suç sona ermektedir. Ancak suçun bölünebilmesi hallerinde (mektupla şantaj suçu) şantaj suçuna teşebbüsten bahsedilebilir.
ŞANTAJ SUÇU ŞİKÂYETE TABİ SUÇLARDAN MIDIR?
Bir suçun şikâyete tabi olup olmadığı düzenlenmiş olduğu kanun maddesinden anlaşılmaktadır. Suçun şikâyete tabi olması halinde suçun düzenlenmiş olduğu kanun maddesinde şikâyete tabi olduğu mutlak bir şekilde yazılmaktadır. Suçun şikâyete tabi olmaması halinde kanun maddesinde herhangi bir düzenlemeye gerek yoktur.
Şantaj suçunun düzenlenmiş olduğu TCK m.107’de suçun soruşturma ve kovuşturması için şikâyete tabi olduğu belirtilmediğinden şantaj suçu şikayete tabi suçlardan değildir. Savcılık tarafından suçun öğrenilmesiyle birlikte soruşturmanın başlaması gerekmektedir.
ŞANTAJ SUÇU CEZASI
Maddenin 1.fıkrasında ve 2.fıkrasında yer alan fiillerin yapılması halinde bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ceza alt ve üst sınırları 1-3 yıl arasında düzenlendiğinden kamu davasının ertelenmesi hükümleri doğrultusunda erteleme kararı verilebilecektir.
YARGITAY KARARLARI
YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ 2019/4828 E., 2021/28577 K.
“…Eğer fail herhangi bir fayda elde etmeye çalışmadan yalnızca şeref ve saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı tehdidinde bulunursa, eylem şantaj değil, sair tehdit suçunu oluşturacaktır. İkinci fıkrada yer alan suçun öğelerinden olan “yarar” kavramı sadece maddi çıkarları değil, fail veya 3. kişinin yararına olan her durumu kapsamaktadır. Somut olayda, sanığın, müştekiye gönderdiği mesajlar ve mahkemece kabul edilen sözler çerçevesinde şantaj suçunun “yarar sağlama” öğesinin gerçekleşmediği ve eylemin sair tehdit suçu kapsamında kaldığı gözetilmeksizin suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde şantaj suçundan hüküm tesisi, bozma nedenidir…”
YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ 2021/43095 E., 2022/7124 K.
“…Her ne kadar itiraz gerekçesinde, sanığın yetişkin bir kadın olan katılanı sevdiğini annesine bildireceğini söylemekten ibaret eylemi rahatsız edici bir davranış olarak kabul edilebilir ise de, katılanın şeref ve saygınlığına zarar verecek nitelikte veya iradesini etkilemeye ve zorlamaya elverişli boyuta ulaşmış bir tehdit olmadığı, TCK’nın 107/2. maddesinde düzenlenen şantaj suçunu oluşturmadığı ve atılı suçun yasal öğelerinin oluşmadığının kabul edilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de, tüm dosya kapsamı itibariyle şantaj suçunun unsurlarından olan yarar elde etme amacı yanında, şeref veya saygınlığa zarar verebilecek bir hususun açıklanacağı yönünde objektif olarak mağdurun iradesini etkilemeye ve zorlamaya elverişli bir tehdidin varlığı unsurunun da somut olayda var olduğu, sanığın iddianameye konu not kağıdını katılanın evinin önüne bırakması eyleminin sadece rahatsız edici bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği kanaatine varılmıştır…”
YARGITAY 12. CEZA DAİRESİ 2018/5176 E., 2018/11712 K.
“…Sanık hakkında düzenlenen iddianamenin anlatım kısmında, sanığın, katılana gönderdiği, “…ilişkimizin başından sonuna kadar yoksa geçen ki facebook … tekrar elime geçti, bu sefer bütün yönetim kuruluna arkadaşlık isteği gönderirim”, “…haftaya cumartesi ve pazar Ankara’dayım, otele geleceksin, istesen de istemesin de artık huzur ve rahatlık istiyorsan bunu yapacaksın, artık sana bu şekil davranacağım, yapmadığım şeyleri yapacağım, sen bunu istedin”, “mademki geleceksin, ben otelde olurum. Otele gelirsin …” şeklindeki mesajlarla katılanla tekrar cinsel birliktelik yaşamak için şantajda bulunduğu belirtilerek dava açıldığı, sanığın, katılana gönderdiği, “…Sakine seni son kez ikaz ediyorum, hala o şerefsizle konuşuyorsun dikkat et ve benden resimleri videoları istiyor, uzak dur, konuşmayı kes, yoksa ben kestirmesini bilirim, sana bir de şunu söyleyeyim, o şerefsizle neler yaşadın, neler paylaştın, neler konuştun ve nerelerde buluştuğunuz, nerelere gittiniz, bunları bana açıkça bir roman ya da bir şiir gibi yaz, içimi rahatlat, ama açık ve dürüst olmak şartı ile o zaman sana en kısa zamanda nikâhı yapacağım, hayır olmaz dersen de şerefsizle konuştuğunu tespit ettim, tespit ettiğim zaman bütün müdürlerin ve yönetim kuruluna mail atacağım, bunu da bilmiş ol” şeklindeki mesajla şantajda bulunduğuna dair bir anlatım bulunmadığı gözetilmeden, fail ve fiilde bağlılık kuralına aykırı olarak iddianamede dava konusu yapılmayan eylemden dolayı şantaj suçundan hüküm kurulmak suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 225. maddesine uyulmaması, Kanuna aykırı olup…”
YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ 2013/8310 E. 2014/13395 K.
“…Sanığın, daha önce çalıştığı şirketten çıkarılması nedeniyle tazminat ve sigorta alacağı olduğu ve alacağını alamadığı gerekçesiyle şirkete hitaben yazdığı mektupta yer alan’’… parayı benim hesabıma yatırmazsanız 2007 yılında size Samsun’dan topladığım KDV fazlası faturaları maliyeye şikayet etmemi istemiyorsanız kestiğiniz parayı gönderiniz, ama göndermeseniz de olur, zaten maliye ihbarcıya tahsil ettiği paranın %10’nu veriyor. ‘‘ biçimindeki sözlerin TCK’nun 107/1 maddesinde düzenlenen şantaj suçunun kanuna aykırı ya da yükümlü olunmayan bir hususun yerine getirilmesini sağlamak için zorlama niteliğinde olmadığı ve hakkını aramaya yönelik olduğu gözetilmeden, yasal olmayan gerekçeyle mahkumiyet hükmü kurulması….”,
Detaylı bilgi almak ve danışmanlık hizmetleri için iletişim bölümündeki bilgilerden Kayseri avukatlık büromuz Polat Hukuk Bürosu’na ulaşabilirsiniz.