2022 HACİZ İHBARNAMESİ 89/1’e İTİRAZ DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
HACİZ İHBARNAMESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA
Haciz ihbarnamesi bir borçlunun sizdeki alacağı üzerine borçlunun alacaklısının talebi üzerine haciz koyma işlemidir, bir başka anlatımla borçlunun üçüncü şahıs nezdinde var olan bir alacağının, malının haciz edilmesidir.
Ayrıca haciz ihbarnamesinin gönderilebilmesi için sizde borçlunun bir alacağın var olduğunun illa kesin kez bilinmesi gerekmemektedir. Kanuni bir engel bulunmadığından uygulamada tahmin üzerine de yani “ya tutarsa türünden” haciz ihbarnameleri de gönderilebilmektedir.
İcra takibi kesinleşince 89-1 haciz ihbarnamesi gönderilebilir…borçlu tarafın alacaklı olduğu kişiler dosyalar kurumlar yada istihkakı olabileceği iş yaptığı işyerleri şirketlere vs yerlere (neredeyse aklınıza gelebilecek her yere kişi ve kurumlara bankalara vs)haciz ihbarnamesi gönderebilir,ihtiyati haciz ile başladıysa takip bu aşamada, kesinleştikten sonraki her safhasında aklınıza gelebilecek her yere gönderile bilinir.
Aslında şahsınıza gönderilen haciz ihbarnamesinin içeriğinde ne yapmanız gerektiği tafsilatlı bir şekilde anlatılır, buna rağmen uygulamada okumama, es geçme vs sebeplerle çoğu zaman haciz ihbarnamesine cevap veya itiraz edilmez edilecekse de çok zaman süre kaçırılır… Oysaki haciz ihbarnamesine itiraz etmemenin çok önemli sonuçları bulunmaktadır. En önemli sonuç alacağın nezdinizde var sayılmasıdır. Yani daha anlaşılır şekilde ifade edersek örneğin işletmenizde size tebliğ edilen “denize olta atma türünden” bir haciz ihbarnamesini itiraz süresini dikkate almadan “hele şu tatil bir geçsin ilgilenirim” deyip bir kenara koyarsanız belki de hiç tanımadığınız, hiçbir ticari ilişki içerisinde olmadığınız bir borçlunun borcunu ödemek zorunda kalabilirsiniz…
Bu sebeple şahsınıza haciz ihbarnamesi gelmişse ve haciz ihbarnamesinde gösterilen borçlunun sizde herhangi bir “alacağı” “malı” vs yoksa durup dururken bir kimseye borçlanmayı da istemiyorsanız haciz ihbarnamesinin tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde İcra dairesine başvurarak tutanağa bağlanmak üzere sözlü veya yazılı şekilde itiraz etmelisiniz. Üçüncü şahıs olarak haciz ihbarnamesinin size tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde ilgili icra dairesine gerekli yanıtı vermezseniz size ikinci haciz ihbarnamesi gönderilecektir.
2003 yılında İcra İflas Kanunda yapılan üçüncü şahıs lehine düzenleme uyarınca ikinci haciz ihbarnamesine de itiraz etme şansı bulunmaktadır. Buna da itiraz etmezseniz artık gönderilecek olan üçüncü haciz ihbarnamesine itiraz hakkı bulunmamaktadır ve alacağın sizde olduğu kesinleşecektir. Bu aşamadan sonra borçlunun nezdinizde alacağının olmadığını ortaya koymak ancak meşakkatli bir dava ile mümkün olur. Davayı kaybettiğiniz taktirde yargılama giderleri vs.ile de borcunuz kat kat artabilecektir.
Kamu alacaklarında ise durum daha da tehlikelidir… Örneğin Vergi Dairesi veya SGK’nın icra dairesine başvurmadan kamu alacağı için doğrudan haciz ihbarnamesi gönderme yetkisi bulunmaktadır. Burada yukarıdaki gibi üç aşamalı bir usul de yoktur, size gönderilen haciz bildirisine 7 gün içinde (gönderen kuruma verilecek dilekçe ile ) itiraz etmezseniz ikinci bir bildiri gönderilmez ancak dava yoluna başvurabilirsiniz teminatla icrayı durduramazsanız borcu ödemek zorunda kalırsınız. Kısacası bu ağır sonuçlarla karşılaşmamak için itiraz imkânını kaçırmamak en akıllıcasındır.
HACİZ İHBARNAMESİ DEDİĞİMİZ 89/1 AŞAĞIDAKİ ÖRNEKTİR. Alacaklı bu ihparnameyi borclunun 3.Kişilerde doğmuş ve doğacak alacahına karşılık bu ihparnameyi 3. kişilere gönderir.(Babasına,Anasına.Kardeşlerine,Karısına,Reşit cocuğuna.Bankalara,EBESİ,DEDESİ DIDISININ DISI vb.)
Uygulamada bazı avukatların, borçlunun aile kayıt tablosunu elde ettikten sonra Borçlunun aile bireylerine haciz ihbarnamesi gönderdiklerini GÖRDÜM.
2004 sayılı kanunun 89 maddesinin 7 fıkarısı ” haciz ihbarnamesi borçlunun hak ve alacaklarının bulunabileceği bir tüzel kişinin veya müesssesenin şubesine veya tüm şubelerini kapsayacak şekide merkezine tebliğ edilir şeklinde değiştirilmiş ancak ,1 fıkra aynen kendini koruduğu için bu tür kötü niyetli taleplerde ortaya çıkmaktadır( KÖTÜNİYETLİ TALEP)
Zaten kanunun amacı da bu değildir.İliyet bağı olmadan alacak borç ilişkilindirilmesi olmadan herkesi bu kapsama aldığımızda ülkemizde yaşıyan bildik kişileri tesbit edip haciz ihtarnamesi gönderilmesi gerekir, ozamanda işin icinden cıkılmaz bir hal alarak.Onun icindirki bu kanunun lafzı ve ruhu yanlış yorumlanarak, işine geldiği gibi kullanılmaktadır.ONUN İCİNDİRKİ BU HUSUSU AYDINLATMA GEREĞİ DUYUYORUM.
ALACAKLI İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE ŞÖYLE YAZI İLE TALEPTE BULUNARAK 89/1 3. ŞAHISLARA GÖNDERMESİNİ İSTER ÖRNEK AŞAĞIDA VERİYORUM.
T.C.
…..…… İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
../../2018/……..Esas.
Alacaklı Vekili geldi, Aşağıda isim ve adresi belirtilen üçüncü şahıslara / kurumlara borçlu lehine nezdinde doğmuş-doğacak her türlü hak ve alacağının, tüm hakedişlerinin ihtiyaten haczi için 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesini talep ederim dedi. ../../2018
Alacaklı veya Vekilinin
Adı ve Soyadı
İmzası
BİRİNCİ HACİZ İHBARNAMESİ GÖNDERİLECEK ADRES( LER ) :
1-…………..
2-…………..
3-…………..
ALACAKLI YUKARDAKİ YAZIYI İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE VERİNCE İCRA MÜDÜRLÜĞÜDE AŞAĞIDAKİ ÖRNEĞİN AYNISINI 89/1 İHBARINI 3. ŞAHISLARA GÖNDERİR
T.C.
………………………………….
…..…… İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
DOSYA: ../../2018/………Esas
1-Üçüncü şahsın adı, soyadı ve adresi
2-Alacaklının ve varsa vekilinin adı, soyadı ve adresi:……………………………………
Vekili Av.
3-Borçlunun ve varsa vekilinin adı, soyadı ve adresi:……………………………………
4-Haczin neye ilişkin olduğu ve haczin hangi miktar için yapıldığı:
Borçlunun ……………………. İcra Müdürlüğü ../../2018/………. E sayılı dosyasında bulunan borcu için NEZDİNİZDEKİ HESAPLARA / DOĞMUŞ DOĞACAK ALACAKLARA
5-Alacak tutarı ile faiz ve giderler
………….. TL. (Faiz ve Masraflar hariç)
Yukarıda adı yazılı borçlunun sizdeki …………… – TL. alacağı (malı) üzerine …./…./…… tarihinde haciz konulmuştur. Alacak tahsil edilinceye kadar bundan böyle borcu yalnız icra dairesine ödemeniz gerektiği; borçluya yapılan ödemenin geçerli olmayacağı; hacizli malı ancak icra dairesine teslim etmeniz ve borçluya vermemeniz, aksi halde alacağı (malın bedelini) icra dairesine ödemek zorunda kalacağınız; borcunuz olmadığı veya haciz edilen malın elinizde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borcun ödenmiş olduğu; malın istihlak edilmiş, kusurunuz olmaksızın telef olduğu, malın borçluya ait olmadığı veya malın kendinize rehnedilmiş olduğu veya alacağın borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada iseniz işbu haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren (7) gün içinde yazılı veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeniz; aksi halde borcun zimmetinizde ve malın elinizde sayılacağı; borcu icra dairesine ödemek, malı icra dairesine teslim etmek zorunda kalacağınız ihtar olunur.*
(İİK m.89)
…./…./2018
İcra Müdürü
Mühür ve imza
YUKARDAKİ GÖNDERİLEN HACİZ İHBARNAMESİ SİZE GELDİĞİNDE BUNA HACİZ İHPARNAMESİ 89/1 DERLER, (İTİRAZ EDECEKSENİZ) VERECEĞİNİZ DİLEKÇE ÖRNEKLERİ AŞAĞIDADIR BUNU KENDİ DURUMUNUZA GÖRE UYARLAYARAK YAZAR GÖNDERİRSİNİZ.
………………İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NE
Dosya No : 2018/………. Esas
Cevap veren
3. ŞAHIS :
VEKİLİ : Avukat
ALACAKLI :
VEKİLİ : Avukat
BORÇLU :
KONU : Haciz yazınıza karşı itirazlarımızın arzıdır.
AÇIKLAMALAR
Müdürlüğünüzün ……………….E. Sayılı dosyasından gönderilen Haciz yazınız ile yukarıda anılan borçlu/borçluların, Müvekkilimiz …………….. nezdindeki hak ve alacaklarının ………………..-TL.’lik kısmına haciz konulduğu belirtilmektedir.
Müvekkil ………………… kayıtlarında yapılan inceleme neticesinde Müdürlüğünüz dosyası borçlularının Müvekkil ………………… nezdinde bugün itibarıyla hiçbir hak ve alacağı bulunmadığından haciz talebiniz yerine getirilememiştir. Haciz talebinize süresi içerisinde itiraz ederiz. ../../2018
Saygılarmızla.
Üçüncü Şahıs Vekili
T.C.
…..…… İCRA MÜDÜRLÜĞÜ
DOSYA NO: 2018/…….. Esas.
İLGİ : …/…/2018 tarihli yazınız
Müdürlüğünüzün 2018/……….Esas Sayılı dosyasından gönderilen ve şubemizce …/…/…… tarihinde tebellüğ edilmiş olan Birinci haciz ihbarnamesi ile nezdimizdeki her türlü hak ve alacakları üzerine haciz konulması talep edilen …………………………’nın şubemiz nezdinde herhangi bir hak ve alacağı bulunmamaktadır.
Bu nedenle, İİK 89/1 madde gereğince tebliğ olunan haciz ihbarnamesine itiraz ederiz.
Saygılarımızla
…………………………..A.Ş.
………….. Şubesi ………….…………
……/ ……/ 2018
NOT::Bu dilekceyi genelde bankalar cevaben gönderir
BUDA İTİRAZ DİLEKÇESİNİN DEĞİŞİK BİR ŞEKLİDİR,BU DİLEKÇEYİ İŞYERLERİ VE ŞAHISLAR İÇİN KULLANILIR BUNU YAZARAK GÖNDERİRSİNİZ.
………….İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE
DOSYA NO : 2018/……. Esas
İTİRAZ EDEN :………………………….
ALACAKLI :Adı ve Soyadı……………………TC.N………………..Aderesi……………………………
VEKİLİ : Av.
BORÇLU :Adı ve Soyadı……………………..TC.N…………………Adresi…………………………….
KONU : Birinci Haciz İhbarnamesine Cevaplarımız
AÇIKLAMALAR:
1- Yukarıda esas numarası belirtilen dosyadan tarafımıza gönderilen 89/1 Birinci Haciz İhbarnamesini …/…/20…… tarihinde tebellüğ ettik.
2- Gönderilen haciz ihbarnamesi ile dosyanız borçluların nezdimizde hak ve alacağı bulunması halinde bu hak ve alacaklar üzerine haciz konulması talep edilmiştir.
3- Şirket kayıtlarında haciz ihbarnamesinde yazılı bilgiler ve dosyanız borçluları ile ilgili gerekli araştırma yapılmış olup, dosyanız borçlularının şirketimiz nezdinde herhangi bir hak ya da alacağı bulunmamaktadır.
4- Doğmamış ve mevcut bulunmayan hak ve alacaklar üzerine haciz konulamayacağından doğmamış hak ve alacak haczi yönünden itiraz ediyoruz.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; tüm yasal haklarımız saklı kalmak üzere Birinci Haciz İhbarnamesine itiraz ediyoruz. İtirazımızın kabulü ile gerekli işlemlerin yapılmasını saygılarımızla talep ederiz. ../../2018
Birinci Haciz İhbarnamesine İtiraz Eden 3.Şahıs
Av.Adı ve Soyadı
İmza
EKİ: Vekaletname Örneği
T.C.
YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5507
Karar No: 2012/22694
Karar Tarihi: 27.06.2012
> ŞİKAYET DAVASI.
>: DOĞACAK ALACAKLARIN BU ŞEKİLDE HACZİ MÜMKÜN OLDUĞU .
>: HACİZ MÜZEKKERESİ İLE BORÇLUNUN DOĞACAK HER TÜRLÜ HAK VE ALACAKLARI ÜZERİNE HACİZ KONULDUĞU .
>: ŞİKAYETİN REDDİ GEREĞİ.
ÖZET: Kural olarak ilerde doğacak muhtemel bir hakkın haczi mümkün değildir. Üçüncü şahsa, borçlunun, nezdinde doğmuş ve doğacak hak ve alacaklarının haczi şeklinde haciz ihbarnamesi çıkarılması halinde, üçüncü şahsın sorumluluğu, haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki mevcut (fiili) durumla sınırlıdır. Rutin ödemeler (kira alacakları vs.) dışında ileride doğacak, doğması muhtemel bir hakkın bu aşamada üçüncü şahıslara net olarak bilinmesi mümkün olmadığından, haciz ihbarnamesi muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmaz. Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ise ancak haciz yazısı ile mümkündür. Alacaklı tarafından şikayetçi bankaya gönderilen haciz müzekkeresi ile borçlunun doğacak her türlü hak ve alacakları üzerine haciz konulduğu görülmüştür. Doğacak alacakların bu şekilde haczi mümkün olduğundan yasaya aykırılık yoktur.
(2004 S. K. m. 78, 89)
Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu isle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi M. T. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra ipin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçinin, ileride doğacak alacaklara haciz konulamayacağını ileri sürerek 12.09.2011 tarihli haciz müzekkeresinin iptalini istediği, mahkemece, şikayetçi bankanın, haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki fiili duruma göre borçlunun hesabındaki hakkı haczedebileceği, haciz müzekkeresinin gönderilmesinden sonra borçlunun hesabında doğacak haklar yönünden şikayetçi bankanın hesabı takip yükümlülüğünün bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Kural olarak ilerde doğacak muhtemel bir hakkın haczi mümkün değildir. İİK’nun 89. maddesi gereğince üçüncü şahsa, borçlunun, nezdinde doğmuş ve doğacak hak ve alacaklarının haczi şeklinde haciz ihbarnamesi çıkarılması halinde, üçüncü şahsın sorumluluğu, haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki mevcut (fiili) durumla sınırlıdır. Rutin ödemeler (kira alacakları vs.) dışında ileride doğacak, doğması muhtemel bir hakkın bu aşamada üçüncü şahıslara net olarak bilinmesi mümkün olmadığından, haciz ihbarnamesi muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmaz.
Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ise ancak İİK.nun 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkündür.
Somut olayda, alacaklı tarafından şikayetçi bankaya İİK.nun 78. maddesi uyarınca gönderilen haciz müzekkeresi ile borçlunun doğacak her türlü hak ve alacakları üzerine haciz konulduğu görülmüştür. Yukarıda açıkladığı üzere doğacak alacakların bu şekilde haczi mümkün olduğundan yasaya aykırılık yoktur.
O halde mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.06.2012 gününde oy birliği ile karar verildi.
AVUKATIN BORÇLU YAKINLARINA HAKSIZ HACİZ İHBARNAMESİ GÖNDERME VE TBB DİSİPLİN KURULU CEZA KARARI
TBB DİSİPLİN KURULU
T. 24.01.2014
E. 2013/650
K. 2014/50
İcra İflas Yasası 89/1. maddede düzenlenen birinci haciz ihbarnamesi üçüncü şahıslardaki gerçek alacakların tahsili amaçlı düzenlenmiştir. , Şikâyetli avukatın da kabulü ile Şikâyetçi yakınlarına gönderilmek suretiyle taciz amaçlı kullanılmıştır. Yasal hakların taciz amaçlı kullanılması asla kabul edilemez.
(Av. Yas 34, 134 TBB Mes.Kur 3, 4)
İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
Şikâyetli avukatlar hakkında … 5. İcra Müdürlüğü’nün 2009/10885 Esasında kayıtlı takipte hacizli malların satışını istemek yerine, Şikâyetçinin aynı apartmanda birlikte ikamet ettikleri komşularının tümüne 89/1 birinci haciz ihbarnamesi gönderdikleri ve borcun bu suretle tahsiline çalıştıkları, vekâlet görevini ifa eden avukatın özenle görevini yerine getirilmesi asıl olup, Şikâyetli avukatlar tarafından her ne kadar müvekkilin alacağının tahsil edilmesi amacıyla şikâyete konu işlem için İcra Müdürlüğü’nden talepte bulunulduğu ve şikâyetçinin böylece dosya borcunu ödediği belirtilmiş ise de, yapılan işlem ile şikâyetçinin sosyal yaşamında meydana getirdiği olumsuzluklar dikkate alındığında, işlemin meslek etiğine uygun olmadığı görülmekle, şikâyetli avukatlar hakkında TBB Meslek Kurallarının 4. maddesi ile Avukatlık Yasasının 34 ve 134. maddeleri gereğince ayrı ayrı cezalandırılmaları istemi ile açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülmeyerek disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Şikâyetli avukat K.A. 16.08.2011 tarihli savunmasında özetle; Şikâyetli avukat B.G.’in yanında sigortalı avukat olarak çalışmakta olup, takiple ilgili tüm işlemleri kendisinin yaptığını ve varsa sorumluluğun kendisine ait olduğunu, Şikâyetçi hakkında … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2009/1258 E. sayılı dosyası ile 36.750,00 TL anapara borcu için 29.01.2009 tarihinde icra takibi yapıldığını, yetki itirazı nedeniyle dosyanın … 5. İcra Müdürlüğü’nün 2009/10885 E. sayılı dosyasına kaydedildiğini, borçlu vekili bu defa da faiz ve faiz oranına itirazda bulunduğunu, Şikâyetçi adına UYAP sisteminden mal varlığı sorgulaması yaptırılmış olup gayrimenkulü bulunamamış, .. BA 47.. plakalı aracına da haciz işlenmiştir. 2004 Model … marka aracın borcu karşılayıp karşılamayacağının açık olduğunu, Şikayetçinin maaşından 133.00 TL kesinti yapıldığını ve …’da oturduğu tespit edilen adrese gidilmiş ise de haciz yapılamadığını, 25.05.2011 tarihinde şikâyete konu 89/1 birinci haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, 12 adet giden bu 89/1’lerden sonra 10.06.2011 tarihinde 51.300,00 TL icra dosyasına borçlu tarafından ödendiğini, son çare olarak 89/1 yoluna başvurulduğunu ve Şikayetçinin yakınlarına 89/1 gönderildiğini, dosyayı 2009 yılından bu yana geç tahsil etmek dışında dengeli ve borçlunun da haklarına saygı göstererek tahsil ettiği noktasında vicdanen çok rahat olduğunu savunmuştur.
Şikâyetli avukat B.G.’te 16.08.2011 tarihli savunma dilekçesinde Avukat K.A.’ın sunduğu savunmanın aynını sunmuştur.
İncelenen dosya kapsamından … 5. İcra Müdürlüğü’nün 2009/10885 Esas sayılı takibin Şikayetli avukat K.A. imzası ile 28.01.2009 tarihinde açıldığı, takip dayanağının 01.01.2009 tarihli ortaklık sermaye borcu olduğu, takip tarihinden %30 temerrüt faizi talep edildiği,
12 adet 89/1 birinci haciz ihbarnamesinin Şikâyetli avukat K.A.’ın talebi ile … Mah. … Sok 19 adresinde birlikte ikamet eden apartman sakinlerine gönderildiği, bu gönderiye Ş.E. (1930 doğumlu), F. E. (1933 doğumlu) G.Ş. (1947 doğumlu,) E.Ş. (1973 doğumlu), H.G. (1954 doğumlu), M.N.’in (1980 doğumlu) İcra Müdürlüğüne beyanda bulunarak herhangi bir borçları olmadığını bildirdikleri,
15.06.2010 günü yapılan ev haczinde alacaklı vekili olarak hazurun S.S.’in bulunduğu, borçlu bulunamadığından sadece tutanak tutulduğu,
19.06.2009 tarihli talep ile Avukat K.A.’ın faiz oranına yapılan itirazı kabul ettiği ve faizin %9 olarak hesaplanmasına muvafakat ettiği, görülmektedir.
Avukatlık Yasasının 34. maddesi “ Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler ”
Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 3. maddesi “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.
İcra İflas Yasası 89/1. maddede düzenlenen birinci haciz ihbarnamesi üçüncü şahıslardaki gerçek alacakların tahsili amaçlı düzenlenmiştir. Her ne kadar itiraz mümkün ise de, yukarda görüldüğü üzere birçok yaşlı insan İcra Müdürlüğü’ne giderek beyanda bulunmak zorunda kalmış, Şikâyetli avukatın da kabulü ile Şikâyetçi yakınlarına gönderilmek suretiyle taciz amaçlı kullanılmıştır. Yasal hakların taciz amaçlı kullanılması asla kabul edilemez.
Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.
Bu nedenlerle eylemin disiplin suçu oluşturmadığına ilişkin hukuksal değerlendirme isabetli bulunmamış, eylem Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelere aykırı olmakla cezaların şahsiliği ilkesi de gözetilerek takiple ilgili tüm işlemlerin Şikâyetli avukat K.A. tarafından yapıldığı sabit olmakla Avukat K.A.’a disiplin cezası tayini, Avukat B.G. hakkındaki disiplin cezası tayinine yer olmadığına ilişkin kararında onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak Şikâyetçi Z.E.K.’nın itirazının kısmen kabulü ile … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 03.06.2013 gün ve 2012/D.548 Esas 2013/306 Karar sayılı kararının Avukat B.G. yönünden hakkında verilen “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına ilişkin” karırın ONANMASINA, Avukat K.A. hakkına ise “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin kararın KALDIRILARAK, Şikâyetli avukat K.A.’ın “KINAMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA”, katılanların oyçokluğu ile karar verildi.