Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

İştirak Nafakası Tayin Ve Takdirinde Göz Önünde Tutulacak Hususlar

İştirak Nafakası Tayin Ve Takdirinde Göz Önünde Tutulacak Hususlar

Aile Mahkemesi hakimi iştirak nafakasını belirlerken veya değiştirirken tarafların ekonomik, sosyal durumlarının, hayat koşullarının çocukların yaşı, öğrenim durumu, sağlık durumu, ihtiyaçlarının belirlenmesi ödeme güçlerinin tespiti gibi konularda 4787 sayılı Kanunun 5’inci maddesine göre görevlendirilen uzman veya uzmanların araştırma, inceleme, görüş, düşünce ve raporlarından yaralanabilecektir.

İştirâk nafakası, çocuğun eğitim, bakım ve korunması ile ilgili ihtiyaçlarım karşılayacak nitelikte tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, hayat koşulları ve ödeme güçleri, çocuğun varsa gelirleri de göz önünde tutularak belirlenmelidir (TMK. Md. 330) (Y.2.HD. 25.03.2002 – 3551/4244).

İştirâk nafakası belirlendikten sonra, tarafların hayat koşulları ve ödeme güçlerinde ve yine çocuğun ihtiyaçlarında, mal varlığında meydana gelen değişikliğe göre tarafların istemi üzerine yeniden belirlenmeli, koşulları varsa iştirâk nafakası kaldırılmalıdır. (TMK. Md. 331).

İştirâk nafakası istenen çocuklar birden fazla ise her bir çocuk için ne mik­tar iştirâk nafakası istendiği ayrı ayrı açıklattınlarak, nafakaya da sonuçta her bir çocuk ayrı ayrı hükmedilmelidir (Y.2.HD. 04.03.2002 – 1758/2818).

İştirâk nafakası alacağı zaman geçtikçe yeniden tahakkuk eden kanuni bir hak olduğundan önce açılan bir iştirâk nafakası davasından feragat ancak o ana kadar olan nafaka hakkı kaybına neden olur. Sonrası için küçük ergin oluncaya kadar yeniden iştirâk nafakası istenebilir.

İştirâk nafakası davası açılınca, hâkim davacının istemi üzerine davanın devamı süresince gerekli olan önlemleri alacaktır. Örneğin hâkim uygun nafaka miktarım depo etmeye veya davalıyı geçici olarak iştirâk nafakası ödemeye mah­kum edebilecektir. (TMK. Md. 332).

Babalık davası ile birlikte nafaka istendiği takdirde Aile Mahkemesi Ha­kimi babalık olasılığını kuvvetli bulursa babalık hükmünden önce de uygun bir nafakaya hükmedebilecektir. (TMK.md.353)

Yine ana ve baba iştirâk nafakası yükümlülüklerini sürekli olarak ve ısrarla yerine getirmedikleri takdirde veya kaçma hazırlığında iseler veya mallarını kaçırma girişiminde bulunuyorlarsa, hâkim gelecekteki iştirâk nafakası yükümlülüğüne uygun bir güvencenin alınmasına veya gerektiğinde diğer önlemlerin alınmasına (örneğin, nafaka borçlusunun bankadaki birikimi üzerine tedbir koymak, taşınmazların üçüncü şahıslara devrini önlemek, borçlu memur ise maaşı üzerine nafakaya yeter tedbir koymak vb. gibi) karar verebilecektir (TMK. Md. 334).

İştirâk nafakası miktarı anlaşma ile de belirlenebilir, taraflar nafakanın miktarı, artırma oranı, süresi, hangi ülke parası ile ödeneceği konusunda ser­bestçe anlaşabilirler. Ancak, bu anlaşmanın geçerli olması için taraflarca ve hâ­kimce tasdik ettirilmesi gerektiğinden hâkim anlaşmayı özenle belirlemeli tarafların imzalarını almalı, kendiside anlaşmayı tasdik etmeli, hüküm fıkrasına infazı ve anlaşılması mümkün şekilde geçmelidir (Y.2.HD. 03.06.1991 – 5998/8653) (Y.2.HD. 05.03.2002 – 2403/2892). (TMK.md. 184/5).

Anlaşmalı boşanma sırasında velâyet hakkı kendisine bırakılan eşin, o za­man iştirâk nafakası istememesi sonradan istemesine engel değildir

Velâyeti davalıya verilen çocuklar için, velâyet hakkı kendisinde olmayan ana ve babanın yaptığı masraflar ahlâki bir borcun yerine getirilmesi niteliğinde olduğundan diğer taraftan istenemez.

Karı kocanın iflâsı halinde, iştirâk nafakası davası iflâs idaresine karşı açılmalıdır. İflas eden aleyhine açılan dava ve onun davayı kabulü hukuki sonuç doğurmayacaktır (Y.2.HD. 22.10.1990 – 9738/9761).

Lehine yoksulluk nafakası takdir edilen kimseden iştirâk nafakası istenemez.

Yine, yoksul olan ve çalışma gücünden yoksun olan anne, baba iştirâk nafakası ile sorumlu tutulamaz.

Tarafların anlaşmaları ve sözleşme ile iştirâk nafakası belirlemeleri dışında iştirâk nafakasına yabancı para ile hükmolunamaz (BY. MD. 83) (Y.2.HD. 18.02.2002- 1465/2185).

İştirâk nafakası velâyetin eylemli olarak kullanılmasına bağlı bir alacak olduğundan velâyet hakkını eylemli olarak kullanmayan ana veya baba diğerin­den hükmedilen iştirâk nafakasını isteyemez,

İstek aşılarak iştirâk nafakasına hükmedilemez,

Dava tarihinde ergin olan çocuk yararına anne iştirâk nafakası davası aça­maz veya nafakanın artırılması davası açamaz. Davanın reddi gerekir,

İştirâk nafakası ve bu nafakanın artırımı, azaltımı, kaldırılması davalarında nafaka alacaklısının yerleşim yeri (TMK. Md. 177), diğer taraftan davalının yerleşim yeri (HUMY. Md. 9), küçüğün oturduğu yer mahkemesi de (TMK. Md. 326) yetkilidir.

Ergin olan çocukta iştirâk nafakası isteyemez. Ancak, koşullan varsa Me­denî Yasamn 364. maddesine uygun yardım nafakası davası açabilir.

İştirâk nafakası boşanma ile ilgili davada istem halinde boşanma hükmü­nün kesinleşmesi tarihinden başlar. Çocuğun ergin olması, evlenmesi, ölümü, evlatlık olarak verilmesi ile son bulur. Çocuğun hâkim kararı ile ergin kılınması halinde de iştirâk nafakası sona erer. (TMK. Md. 12).

Boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra açılan iştirâk nafakası davala­rında ise, iştirâk nafakasına davanın açıldığı tarihten itibaren hükmolunur.

İştirâk nafakası velâyetin eylemli olarak kullanılmasına bağlı bir alacak olduğundan, velâyet annede olmakla beraber çocuk tedbiren baba yanında kalı­yorsa anne bu dönem için iştirâk nafakası isteyemez.

Boşanma davası içinde istenen iştirâk nafakası, boşanma davasının fer’i (eki) niteliğinde olup, red ve kabul edilen bölümleri ayrıca harca tabi olmadığı gibi, red ve kabul edilen bölümleri ile ilgili taraflar yararına boşanma ile ilgili vekâlet ücreti dışında ayrıca, vekâlet ücretine de hükmolunamaz.

İştirâk nafakası yükümlüsü kendi eğitim, bedenî ve fikrî durumuna uygun iş yapmıyor, kendi yeteneklerinden yararlanmamak suretiyle nafaka alacaklısına zarar veriyorsa hâkim, bu yükümlünün tahmin edilebilir, normal çalışması ha­linde elde edebileceği gelir nazara alarak nafaka takdir edecektir.

Velâyet hakları nez edilen (kaldırılan) ana ve babada çocuğun bakım, eği­tim ve koruma yükümlülükleri devam ettiğinden iştirâk nafakası ödemekle yükümlüdürler. (TMK. Md. 350).

Ana, baba ve çocuğun bu konuda ödeme güçleri yoksa bu konudaki gider­ler Devletçe karşılanacağından yasal temsilci (kayyım veya vasi) buna uygun hareket etmelidir. (TMK. Md. 350).

Gerek iştirâk nafakası ve gerekse iştirâk nafakasının artırılması, azaltılması kaldırılması davalarında mutlaka velâyete ilişkin nüfus kaydı, karar, dava dosyası veya usulüne uygun tasdikli karar örneği ibraz edilmelidir. Eğer velâyet hakkı her hangi bir nedenle düzenlenmemişse iştirâk nafakası istemi, velâyet hakkı düzenlenmesi istemini de kapsadığından öncelikle küçüğün velâyet hakkı düzenlenmeli sonucuna göre karar verilmelidir (Y.2.HD. 21.11.1995 – 10018/12567) (04.03.2002 – 1578/2818).

Evlilik dışı çocukların velayet haklarımn kanun gereği anneye ait olduğu unutulmamalıdır.

Boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra dünyaya gelen çocuk içinde iştirâk nafakası ve velâyet hakkının düzenlenmesi istenebilir .

Anlaşma ile yabancı para esas alınarak belirlenen iştirak nafakalarının nafaka yükümlüsünün ekonomik ve soyal durumunda değişim olmadıkça Türk parasına uyarlanması istenemez.