TCK m 61 Cezanın Belirlenmesi Ne Anlama Gelmektedir?
MADDE 61.- (1) Hakim, somut olayda;
- Suçun işleniş biçimini,
- Suçun işlenmesinde kullanılan araçları,
- Suçun işlendiği zaman ve yeri,
- Suçun konusunun önem ve değerini,
- Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını,
- Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını,
- Failin güttüğü amaç ve saiki,
Göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler.
- Suçun olası kastla ya da bilinçli taksirle işlenmesi nedeniyle indirim veya artırım, birinci fıkra hükmüne göre belirlenen ceza üzerinden yapılır.
- Birinci fıkrada belirtilen hususların suçun unsurunu oluşturduğu hallerde, bunlar temel cezanın belirlenmesinde ayrıca göz önünde bulundurulmaz.
- Bir suçun temel şekline nazaran daha ağır veya daha az cezayı gerektiren birden fazla nitelikli hallerin gerçekleşmesi durumunda; temel cezada önce artırma sonra indirme yapılır.
- Yukarıdaki fıkralara göre belirlenen ceza üzerinden sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanarak sonuç ceza belirlenir.
- Hapis cezasının süresi gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün, yirmidört saat; bir ay, otuz gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir. Hapis cezası için bir günün, adli para cezası için bir Türk Lirasının artakalanı hesaba katılmaz ve bu cezalar infaz edilmez.
- (Ek fıkra: 29.6.2005-5377/7 md.) Süreli hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı bu madde hükümlerine göre belirlenen sonuç ceza, otuz yıldan fazla olamaz.
- (Ek fıkra: 29.6.2005-5377/7 md.) Adlî para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adlî para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur.
- (Ek Fıkra: 06.12.2006-5560/1.md.1580) Adli para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.
- Kanunda açıkça yazılmış olmadıkça cezalar ne artırılabilir, ne eksiltilebi- lir, ne de değiştirilebilir.
61.maddede, bir mahkumiyet hükmü kurulurken cezanın belirlenmesinde, yani kanundaki soyut cezanın olayın koşullarına göre somutlaştırılarak hüküm altına alınmasında izlenecek yöntem düzenlenmiştir.
Temel Cezanın Belirlenmesinde Gözönünde Bulundurulacak Hususlar
61.maddenin 1.fıkrasında, temel cezanın belirlenmesinde hangi hususların gözönünde bulundurulacağı gösterilmiştir.
Buna göre, hakim, somut olayda;
- Suçun işleniş biçimini,
- Suçun işlenmesinde kullanılan araçları,
- Suçun işlendiği zaman ve yeri,
- Suçun konusunun önem ve değerini,
- Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığım,
- Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını,
- Failin güttüğü amaç ve saiki,
Gözönünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirleyecektir.
5271 sayılı CMK’nun 230.maddesinin 1.fıkrasının (c) bendi uyarınca “ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi; bu hususta ileri sürülen istemleri de dikkate alarak, Türk Ceza Kanununun 61. ve 62.maddelerinde belirlenen sıra ve esaslara göre cezanın belirlenmesi,…” hususunun mahkumiyet hükmünün gerekçesinde gösterilmesi zorunludur.
Suçun İşleniş Biçimi
Hakimin somut olayda, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırları arasında temel cezayı belirlerken gözönünde bulunduracağı hususlardan birincisi “suçun işleniş biçimi”dir. Suçun işleniş biçimi dayanak gösterilerek temel ceza belirlenirken, cezanın alt sınırından ayrılmayı gerektiren nedenlerin objektif ölçülere göre; suç ile cezanın orantılı olma niteliğini bozmayacak ve hakka- niyet-nesafet kurallarına ters düşmeyecek mahiyette olması hukuki bir zorunluluktur. İstikrar bulmuş duraksamasız uygulamada bu yöndedir. Suçun işleniş biçiminde vehamet olarak nitelendirilecek olumsuzlukların saptanmaması halinde cezanın teşdidine gitmek, takdirde zafiyete yol açacağı gibi “aynı şartlarda işlenen fiillere aynı ceza verilir” şeklindeki ceza adaletini ve eşitliğini sağlayan hukuk ilkesine de ters düşer. Bu itibarla, suçun işleniş biçimi nedeniyle temel ceza belirlenirken objektif ve/veya sübjektif ölçülerle yetinmek ve eylemin benzerlerinden ayrıldığı noktalar açıklanmak suretiyle cezanın bireyselleştirilmesi yoluna gidilmelidir.
Suçun İşlenmesinde Kullanılan Araçlar
Temel cezayı belirlerken hakimin gözönünde tutacağı hususlardan biri de suçun işlenmesinde kullanılan araçlardır. Somut olayda suçun işlenmesini kolaylaştıran ve suçun oluşmasına katkıda bulunan her türlü araç bu bağlamda temel cezanın belirlenmesinde gözönünde tutulacaktır. Ancak suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun unsurunu oluşturduğu takdirde, bunlar temel cezanın belirlenmesinde ayrıca gözönünde bulundurulamayacaktır.
Suçun İşlendiği Zaman ve Yer
Kanunun ayrıca unsur veya ağırlatıcı sebep saymadığı durumlarda suçun işlendiği zaman ve yer, temel cezanın belirlenmesinde gözönünde tutulacaktır. Örneğin, bir öğretmeni görevi başında yaralama suçunda alt ve üst sınır arasında temel ceza belirlenirken diğer hususlarla birlikte somut olayın bu özelliği de değerlendirilecektir.
Suçun Konusunun Önem ve Değeri
Kanunda cezayı ağırlaştırıcı neden veya unsur sayılmayan durumlarda suçun konusunun önem ve değeri de temel cezanın belirlenmesinde göz önünde bulundurulacaktır. Örneğin karşılıksız çek verme suçunda, suça konu çek bedellerinin yüksekliği somut olayda temel cezanın alt sınırın üzerinde tayin edilmesini gerektirir.
Meydana Gelen Zarar veya Tehlikenin Ağırlığı
Hakim, temel cezayı belirlerken, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını da gözönünde tutacaktır. Ancak, bu husus işlenen suçun unsuru yada ağırlatıcı nedeni olarak öngörülmüşse, mükerrer değerlendirme yasağı uyarınca, bu husus ayrıca gözönünde tutulmayacaktır. Örneğin, failin yaralama fiilinde, mağdurun hayati öneme sahip organlarını hedef alarak yaralamasında, yaraların vasıf ve mahiyeti temel cezanın belirlenmesinde esas alınacaktır.
Failin Kast veya Taksire Dayalı Kusurunun Ağırlığı
Her somut olayda temel cezanın belirlenmesinde gözönünde tutulacak nedenlerden biri de failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığıdır. Örneğin alkollü araç kullanarak tam kusurlu olarak trafik kazası yaparak çok sayıda kişinin ölümüne veya yaralanmasına neden olan sürücü sanığın taksirinin yoğunluğu alt ve üst sınırlar arasında temel cezanın belirlenmesinde nazara alınacaktır.
Failin Güttüğü Amaç ve Saik
Kanunda ayrıca unsur veya ağırlaştırıcı neden olarak öngörülmeyen durumlarda, failin ahlaki kötülüğünü ve kötü karakterini ortaya çıkaran amaç ve saik temel cezanın belirlenmesinde gözönünde tutulacaktır.
Temel Cezanın Belirlenmesi
Yasa koyucu, 61.maddenin 1.fıkrasında, temel cezanın belirlenmesinde hangi hususların gözönünde bulundurulacağını bentler halinde göstermekle, Anayasanın 38. veTCK.nun 2.maddesinde öngörülen “cezaların kanuniliği ilkesi” uyarınca suç failine hem suçun işlendiği zaman kanunda öngörülen cezanın verilmesini, hem de “kanunlarda yazılı ceza”ların verilmesini ifade ederek, cezanın saptanmasında keyfiliğin önlenmesini ve cezanın belirli kurallar çerçevesinde saptanmasını amaçlamıştır.
Hakim, 61/1.fıkrada öngörülen hususları gözönünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirleyecektir. Somut ceza saptanırken, eğer o suçun karşılığında tek bir ceza öngörülmüşse bu ceza; seçimlik bir ceza öngörülmüşse, bunların içinden seçileni esas alınarak temel ceza belirlenir. Kanunda alt veya üst sınırları gösterilmeyen durumlarda, süreli hapis cezası, kanundaki suç tanımına ilişkin düzenlemede aksi belirtilmeyen hallerde bir aydan az yirmi yıldan fazla olamaz (49/1.md.). Adli para cezası ise, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar olarak çarpılması suretiyle hesaplanır. Adli para cezasının, en az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olan bir gün karşılığı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri gözönünde bulundurularak takdir edilir (52.md.).maddenin 9.fıkrası hükmü gereğince, adli para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.
61.maddenin 3.fıkrası uyarınca, 1.fıkrada sayılan hususların suçun unsurunu o- luşturması durumunda, bunlar temel cezanın belirlenmesinde ayrıca gözönünde bulundurulamayacaktır.
61.maddenin 5.fıkrasında “kanunda açıkça yazılmış olmadıkça cezalar ne arttırılabilir, ne eksiltilebilir, ne de değiştirilebilir.” hükmüne yer verilerek, kanunilik ilkesinin güvence fonksiyonunun yerine getirilmesi ve cezanın çağdaş ceza hukuku ilkeleri nazarında kişiselleştirilmesi amaçlanmıştır.
Suçun Olası Kastla yada Bilinçli Taksirle İşlenmesi Nedeniyle İndirim ve Artırımın Yapılması
61.maddenin ikinci fıkrası uyarınca, suçun olası kastla (21/2.md.) yada bilinçli taksirle (22/3.md.) işlenmesi nedeniyle indirim veya artırım birinci fıkra hükmüne göre belirlenen temel ceza üzerinden yapılacaktır.
Birden Fazla Nitelikli Hallerin Gerçekleşmesi Durumunda Artırma ve İndirmenin Yapılması
61.maddenin dördüncü fıkrasına göre, bir suçun temel şekline nazaran daha ağır veya daha az cezayı gerektiren birden fazla nitelikli hallerin gerçekleşmesi durumunda, temel cezada önce artırma sonra indirme yapılacaktır.
Sonuç Ceza Belirlenirken Sırasıyla En Son Nazara Alınacak Hususlar
61.maddenin beşinci fıkrası uyarınca, yukarıdaki fıkralara göre belirlenen ceza üzerinden sırasıyla; teşebbüs (35.md.), iştirak (37., 38., 39.md.), zincirleme suç (43.md.), haksız tahrik (29.md.), yaş küçüklüğü (31.md.), akıl hastalığı (32.md.) ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şalisi nedenler (167/2., 270/1-2.cümle, 273/1., 289/1 -2.cümle, 290/2-2.cümle, 294/6.madde) ile takdiri indirim nedenleri (62.md.) uygulanarak sonuç ceza belirlenecektir.
Cezanın Hesaplanması
61.maddenin altıncı fıkrası uyarınca, hapis cezasının süresi gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün, yirmi dört saat; bir ay otuz gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir. Hapis cezası için bir günün, adli para cezası için bir Türk Lirasının artakalanı hesaba katılmaz ve bu cezalar infaz edilmez. Süreli hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı bu madde hükümlerine göre belirlenen sonuç ceza, otuz yıldan fazla olamaz (61/7.Fıkra). Adli para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adli para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur (61/8.Fıkra).