TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal
MADDE 159.- (1) Dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde, şikâyet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Açıklama
159.maddede, dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabi tutulmuş ve bu suçun (dolandırıcılığın) temel şekline göre daha az ve seçimlik ceza öngörülmüştür. Bilindiği üzere, yeni TCK.da eski Kanunda 3O8.maddede yer alan “kendiliğinden hak alma” şeklinde bağımsız bir suç tipine yer verilmemiş, “bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacı” hırsızlık (144/l-(b) ve yağma (150/1) suçlarında olduğu gibi dolandırıcılık suçlarında da daha az cezayı gerektiren hal olarak özel biçimde düzenlenmiştir.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Korunan Hukuksal Değer
Bu suçla korunan hukuksal değer, malvarlığıdır. Ancak bu suçta malvarlığının yanı sıra ayrıca hileli davranışlarla mağdurun aldatılmış olması nedeniyle “irade özgürlüğü”, diğer yandan kişinin yetkili adli makama başvurarak hakkını alması yerine iddia ettiği hakkı kendiliğinden ve hileli bir davranışla mağduru aldatarak elde etmesi, bu suretle adli makamları devre dışı bırakarak toplum düzenini bozması, sosyal kargaşa yaratacağından yasa koyucu 159.madde hükmüyle hukuk devleti olmanın gereği olarak kanun hâkimiyetini sağlamayı ve sosyal kargaşayı önlemeyi amaçlamıştır.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Suçun Faili Ve Mağduru
Bu suçun faili bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla dolandırıcılık fiilini işleyen herhangi bir kimse olabilir.
Suçun mağduru ise, zarara uğrayan malvarlığının sahibi olan gerçek veya tüzel kişilerdir.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Suçun Maddi Unsuru
Kişinin bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla hileye başvurmuş olması halinde de dolandırıcılık suçunun oluşumu için aranan fiillerin gerçekleşmesi gerekmektedir.
Bilindiği üzere dolandırıcılık, hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kişinin kendisine veya başkasına yarar sağlamasıdır. Suçun oluşumu açısından gerçekleşmesi gereken hareketlerden birincisini “hile” oluşturmaktadır. Hile, objektif olarak hataya düşürücü ve başkasının tasavvuru üzerinde etki meydana getiren her türlü davranıştır. Dolandırıcılık suçunun oluşması için failin hileli davranışlarla muhatabını “aldatmış” olması ve nihayet hileli davranışlarla hataya düşürdüğü kimse veya bir başkasının zararına olarak kendisi veya başkasına bir yarar elde etmesi gerekir. Ancak, bu genel unsurlara ilaveten 159.maddede öngörülen suç bakımından dolandırıcılığın “bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi” gerekmektedir.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Suçun Manevi Unsuru
Suçun manevi unsurunun oluşabilmesi için failde “bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacı” bulunması gerekmektedir.
Alacağın hukuki ilişkide mutlaka para olarak belirlenmiş olması, alacağın konusuyla dolandırıcılık fiilinin konusunun aynı olması şart değildir. Bu alacağın hukuken korunabilen bir alacak olması gerekir. Bu alacağın yargı organları önünde dava konusu yapılabilmesi aranmaz. Kanuna ve ahlaka aykırı bir işlemden kaynaklanan nedenlerle, örneğin kumar borcunun alınması için fiilin işlenmesi, zaman aşımına uğramış bir alacağı elde etmek için hileli davranışlara başvurulması halinde 159. maddenin değil, failin eylemine uyan dolandırıcılık suçunun temel şeklini oluşturan hükmün (157., 158.md.) uygulanması gerekir. Hukuken korunmayan bir alacağın tahsil amacı 159.maddenin uygulanmasını gerektirmez. Kanaatimizce, failin iddia ettiği alacağın varlığına inanmış olması yeterli olmayıp, en azından sanığın bu konudaki iradesini haklı gösterecek objektif kanıtların varlığı gerekir. Suçun bu amaçla işlenip işlenmediği her olayın mahiyetine ve dosyadaki maddi olgulara göre hâkim tarafından tespit ve takdir edilecektir. Alacağın mutlaka faile ait olması gerekip gerekmediği hususu madde metninde ve gerekçesinde açıklanmıştır. “Alacağı tahsil amacı” sözcüklerinin yorumundan alacağın mutlaka faile ait olması gerektiği sonucu çıkmamaktadır. Kanaatimizce bu durumda, varlığı iddia edilen alacakla dolaylı olarak ilgili bulunan, örneğin aralarında miras ilişkisi sağlayacak derecede akrabalık bağı bulunan yakınlarının alacaklarını tahsil etmek amacıyla hareket eden failinde 159.madde hükmünden yararlandırılması, bunların dışında alacakla doğrudan veya dolaylı bir ilişkisi bulunmayan kimselerin bu madde hükmünden yarar- landırılmaması gerekir.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Suçun Özel Görünüş Biçimleri
Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın tahsili amacıyla İlileli davranışlara başvurulmuş olmasına karşın, engel bir neden yüzünden yarar sağlanamamış ise teşebbüs hükümlerinin (TCK. 35.md.) uygulanması gerekir.
Suça iştirak (faillik, azmettirme, yardım etme) mümkündür. Bu durumda, TCK.nun 37-41.maddeleri hükümleri çerçevesinde uygulama yapılacaktır.
Suçların içtimai durumunda da genel hükümler (TCK. 42-44.md.) uygulanır. Sahte bir belge ile mağdurun dolandırılması halinde gerçek içtima kurallarına göre fail hem 159.madde ve hem de sahtecilik suçunu tanımlayan Kanun maddesi uyarınca cezalandırılacaktır.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Kovuşturma
TCK.nun 159.maddesinde öngörülen suçun soruşturulması ve kovuşturulması suçun mağduru veya suçtan zarar gören kişinin şikâyetine bağlı tutulmuştur. Suç CMK’nun 253/3.fıkrası uyarınca uzlaşma kapsamında değildir. Şikâyetten vazgeçilmesi, yasal altı aylık süre içerisinde şikâyet koşulunun gerçekleşmemesi durumlarında kamu davası açılmaz, açılmış olein kamu davasının düşürülmesine karar verilir.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Görevli Mahkeme
Görevli mahkeme; 5235 sayılı Kanunun lO.maddesi hükmüne göre, sulh ceza mahkemesidir. Suç tarihinde 18 yaşını doldurmayan failin davası, 5395 sayılı ÇKK.nun 26.maddesi gereğince çocuk mahkemesinde görülür.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Suçun Yaptırımı
Suçun yaptırımı, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Hâkim somut olayın özelliklerine göre TCK.nun 61.maddesinde öngörülen hususları da gözeterek bu seçimlik cezalardan birini tercih ederek iki sınır arasında tayin edecektir. Adli para cezası tercih edilmişse TCK.nun 52.maddesi uyarınca uygulama yapılacaktır.
TCK m 159 Daha Az Cezayı Gerektiren Hal Dava Zamanaşımı
159.maddede öngörülen suçun asli dava zamanaşımı 8 yıldır (66/l-(e) bendi). Çocuklarla ilgili olarak 66/2.fıkra hükmü gözetilerek zamanaşımı hesaplanacaktır. Durma veya kesme nedenleri bulunduğu takdirde TCK.nun 67.maddesi hükmü gözetilecektir.