Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

KIYMET TAKDİRİ RAPORUNUN USULSÜZ TEBLİĞ EDİLMESİ

KIYMET TAKDİRİ RAPORUNUN USULSÜZ TEBLİĞ EDİLMESİ

YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS: 2013/12022
KARAR: 2013/17527

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi ihalenin feshi talebinde bulunmuş, mahkemece, satış ilanı tebligatının usule uygun olduğu, fesat iddiasının ispatlanamadığı, ihalenin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin l.fıkrasına göre ”Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.” aynı yasanın aynı maddesinin 6099 Sayılı Yasanın 3.maddesi ile eklenen 2. fıkrasına göre ”Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”aynı yasanın ” Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina başlıklı” 21. maddesine 6099 Sayılı Yasanın 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrasında ise; Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”hükmü yer almaktadır.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/1.maddesinde “Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır.”denildiği, aynı maddenin (6099 SK 9. maddesiyle değiştirilen ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren) 2.fıkrasında ise ”Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” denildiği, aynı maddenin 3.fıkrasında ise ” Bundan sonra eski adrese çıkarılan tebliğler muhataba yapılmış sayılır.” denildiği görülmüştür.
Tebligat Kanunu’nda 6099 sayılı kanunla yapılan değişiklikten sonra muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi bulunması halinde önceden geçerli bir tebligat yapılmış olsa ve adresini değiştiren muhatap yeni adresini bildirimese dahi TK.’nun 35/1.maddesine göre tebligat yapılması mümkün değildir.
Somut olayda, 15.12.2011 tarihinde icra emri tebligatı “….. Mah., …… sok., no. ….. Eyüp İstanbul” adresine tebliğe çıkarıldığı, mazbata üzerine el yazısı ile ….. Sk No: ….. yazıldığı bu yazının kim tarafından yazıldığının belli olmadığı, tebligatın muhataba ” bizzat’ yapıldığının şerh verildiği ancak hangi adreste bizzat tebliğ edildiğinin mazbatadan anlaşılamadığı, kıymet takdir raporu tebligatının 07.03.2012 tarihinde” ….. mah., …… sok., no ….. Eyüp İst.” adresine tebliğe çıkarıldığı, ”muhatap tevziat saatlerinde adreste bulunmadığı komşusu olmadığından beyanına göre muhatap kapalı olduğundan tebligat zarfı ilgili mahalle muhtarına teslim edildi 2.nolu ihbar muhatap kapısına yapıştırıldı…” denilerek tebliğ edildiği, satış ilanı tebligatının da ” ….. Mah., ….. Sk., No : ….. Eyüp” adresine tebliğe çıkarıldığı, ”adres yetersiz Eyüp’te birden fazla ….. Sk. var denilerek) 06.04.2012 tarihinde bila tebliğ iade edildiği, satış talebi yenilendikten sonra satış ilanının ” ….. mah., ….. Sok., No. ….. (sevk edilen adres …… No: …..) Eyüp” adresine TK:m. 35 e göre tebliği istendiği ve 14.07.2012 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tebligat mazbatasına iki adres yazıldığı ve tebligatın hangi adrese yapıldığının açık olarak mazbataya yazılmamış olduğu görülmüştür. Şikayetçiye icra emri bizzat tebliğ edilmiş ancak tebligat yapılan adres mazbatadan tam olarak anlaşılamamıştır.Kıymet takdiri raporu ise tebligat yönetmeliğinin 30, 35/1-f maddelerine göre bir işlem yapılmadan tebliğ edilmeye çalışıldığı için usulüne uygun değildir.Muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi bulunup bulunmadığı araştırılmadan TK.’nun 35.maddesine göre satış ilanının teblğe çıkarılması da usulsüzdür.
İİK’nun 127. maddesi gereğince satış ilanının bir suretinin ilgililere tebliği zorunludur. Yukarıda belirtildiği üzere tebligatlar Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak yapılmadığından ve bu husus başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğundan mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar vermek gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.