Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

ARAÇTA MEYDANA GELEN DEĞER KAYBI HASARININ TAZMİNİ

ARAÇTA MEYDANA GELEN DEĞER KAYBI HASARININ TAZMİNİ

YARGITAY 17. Hukuk Dairesi
ESAS: 2014/21090
KARAR: 2014/17659

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı E… Tic. San. Tur. Ve Nakl. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı taraf aracının, müvekkiline ait ticari taksiye çarparak hasarladığını, araçta meydana gelen hasar bedelinin davalı aracının trafik sigorta şirketi tarafından ödendiğini, davalı sürücünün olayda %100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin aracın tamirde kaldığı 60 gün süresince gelir kaybı oluştuğunu, ayrıca aracın yan sanayi parçalarla tamir edildiğini, kaza nedeniyle değer kaybı meydana geldiğini belirterek 3.000,00 TL.(60 gün x 50 TL.) gelir kaybı ve 5.000,00 TL. değer kaybı toplamı 8.000,00 TL.’nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş; 27.03.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile değer kaybı zararını 2.500,00 TL. daha artırarak toplam 7.500,00 TL.’nin davalılardan tazminini istemiştir.
Davalı S…, kusuru, hasar talebini ve miktarlarını kabul etmediğini, olayda davacının kusurlu olduğunu, tamir süresinin fazla bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı E… Tic. San. Tur. Nakl. Ltd. Şti. vekili, davacı aracında meydana gelen zararın, trafik sigorta şirketi tarafından ödendiğini, değer kaybı oluşmadığını, gelir kaybının ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.625,00 TL. değer kaybı, 1.327,50 TL. kazanç kaybı zararının olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı E… Ltd. Şti. Vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı E… Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK’nın 26. maddesi gereğince “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” Aynı Yasanın 176 ila 182. Maddelerinde ıslah müessesesi düzenlenmiştir. Islahla müddeabihin artırılması için, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulması gerekir. Davaya konu tazminat, ticari araçta meydana gelen değer kaybı ve kazanç kaybına ilişkin olup, zararın tespiti aşağı yukarı tahmin edilebilir niteliktedir. Belirsiz alacak değildir. Kaldı ki fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak kısmi dava açılıp kesin ve gerçek zarar uzman bilirkişice tespit edildikten sonra, zamanaşımı süresi içinde ıslahla talep artırılabilir.
Somut olayda, davacı vekili fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadan, davalı sürücünün olayda %100 kusurlu olduğunu ileri sürerek 3.000,00 TL. gelir, 5.000,00 TL. değer kaybı zararının davalılardan tahsilini talep etmiş; hükme esas alınan bilirkişi raporlarında, davalı sürücünün %75 oranında kusurlu olduğu, araçta 7.500,00 TL. tutarında değer kaybı oluştuğu, 1.770,00 TL. gelir kaybı bulunduğu, davalı tarafın kusur oranına göre 1.327,50 TL. kazanç kaybı, 5.625,00 TL. değer kaybından sorumlu oldukları belirtilmiştir.
Davacı vekili, bilirkişi raporlarının ibrazından sonra, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı halde, zarar miktarının önceden kestirilememesi ve bilinememesini gerekçe göstererek 27.03.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile değer kaybına yönelik talebini 2.500,00 TL. daha artırarak toplam 7.500,00 TL. değer kaybı zararının davalılardan tazminini istemiştir.
Bu durumda mahkemece, davacı tarafça fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı tutulmadan dava açıldığından, davacı vekilinin ıslah talebinin reddine, dava dilekçesinde talep edilen 5.000,00 TL. değer kaybı zararının, davalı tarafın kusuruna isabet eden 3.750,00 TL. değer kaybının davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı E… Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı E… Tic. San. Tur. Nakl. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyize gelen bu davalı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı E… Tic. San. Tur. Nakl. Şti.’ye geri verilmesine 04.12.2014 gününde üye A.Ş.Sertkaya’nın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Sayın çoğunluğun davacının fazlaya ilişkin hakları saklı tutmadan dava açtığını, değer kaybı yönünden ıslah talebinin reddine karar verilmesi yönündeki bozma görüşüne katılmıyorum.
Dava 31.05.2013 de açılmıştır. 1.10.2011 günü yürürlüğe giren HMK’nin 109.maddesi kısmi davayı düzenlenmiş, maddenin üçüncü fıkrası, dava açılırken talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmiş olması hali dışında, kısmi dava açılması, talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmediği hükmünü öngörmüştür. Bu fıkra ile dava açılırken fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasının HMK’nin yürürlüğünden sonra gerek olmadığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda davacının dava dilekçesindeki beyanlarından açılan davanın belirsiz alacak davası olarak kabul edilmesede kısmi davada usulüne uygun ıslah ile talep artırıldığından yerel mahkeme kararı doğrudur. Onanması görüşündeyim.