İstinaf Nedir? Ne İş Yapar?
İSTİNAF KAVRAMI VE NİTELİĞİ
Burun, ön, uç anlamlarına gelen Arapça kökenli “enf” kökünden türeyen istinaf “bir işe yeniden başlama” anlamına gelir.
İstinaf ilk derece mahkemelerinin henüz kesinleşmemiş hükümlerinin hem maddi hem de hukuki yönden denetlenmesi için kabul edilmiş olan olağan bir kanun yolu olup ikinci derecedir. 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 3. maddesinde de, istinaf incelemesi yapacak olan bölge adliye mahkemelerinin “adli yargı ikinci derece mahkemeleri” olduğu açıkça belirtilmiştir. İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin Ek 7 Numaralı Protokolü’nün 2. maddesinde de bir mahkeme tarafından cezalandırılmasına karar verilen herkesin, hakkında verilen ceza kararını daha yüksek bir mahkemeye yeniden inceletme hakkına sahip olduğu belirtilmiştir.
Fiilin sanık tarafından işlenip işlenmediği “maddi sorunu” oluştururken, sanık tarafından gerçekleştirilmiş olan fiilin suç oluşturup oluşturmadığı, eyleme hangi cezanın verilmesi gerektiği ve nasıl yargılama yapılacağı ise “hukuki sorunu” oluşturur.
İstinafta, ilk derece mahkemesinin hükmü, üst derece mahkemesi tarafından maddi ve hukuki açıdan incelenir. Başka bir ifade ile istinaf kanun yolunda ilk derece mahkemesinin hükmü, hem delillerin tespiti, değerlendirilmesi ve sübut konusundaki hatalar yönünden (maddi sorun) hem de sabit kabul edilen olaylara hukuk normları uygulanırken hata yapılıp yapılmadığı (hukuki sorun) yönünden incelenir.
Maddi meselenin incelenmesinin kapsamına göre istinaf geniş anlamda istinaf ve dar anlamda istinaf olarak ikiye ayrılmaktadır. Klasik istinaf da denilen geniş anlamda istinafta muhakeme baştan sona tekrarlanmakta iken; dar anlamda istinafta ilk muhakeme baştan sona tekrarlanmaz, yalnızca gerekli görülen hususlarda öğrenme muhakemesi yapılmak suretiyle ilk derece mahkemesi tarafından yapılan tespitler kontrol edilir. 5271 sayılı Yasanın 282. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesi, gerekli görülen tanıkların, bilirkişilerin dinlenmesine ve keşfin yapılmasına karar vereceğinden, Kanunumuzun da dar anlamda istinafı kabul ettiği söylenebilir.