İDARE MAHKEMESİ KARARINA KARŞI İTİRAZ DİLEKÇESİ – ANADOLU LİSELERİNE ÖĞRETMEN ATANMASINA İLİŞKİN

….. BÖLGE İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI’NA
Sunulmak Üzere
………………………………… MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

Dava, yürütmesi durdurulan Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 2005/73 sayılı Genelgesine dayanarak……… İlindeki ……….. Lisesi, …………. Lisesi ve ……… Lisesi’ne biyoloji branşında yapılan öğretmen atamalarının geri alınması yönündeki davacının başvurusunun reddedilmesine ilişin işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması istemidir.

İTİRAZ NEDENLERİ         :

1. Dava, doğrudan Anayasa’nın 2. maddesinde ifade edilen hukuk devletinin gereklerinin uygulanmasıyla ilgilidir. Çünkü ortada Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nün Anadolu liselerine öğretmen seçimiyle ilgili ………/……. sayılı genelgesi hakkında Danıştay 2. Dairesi’nin 2005/2651 esas sayılı dosyasından verilen 10.04.2006 tarihli yürütmeyi durdurma kararı vardır. Bu kararda Milli Eğitim Bakanlığı Anadolu Liseleri öğretmenlerinin Seçimi ve Atanmalarına ilişkin Yönetmelik’e aykırı olarak Anadolu liselerine sınavsız atama olanağı getirdiğinden anılan genelgenin tümünün yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği belirtilmektedir. Davacı bu kararı gerekçe göstererek………..Anadolu Lisesi,………. Anadolu Lisesi ve …….Turizm ve Otelcilik Anadolu Lisesi’ne anılan genelge uyarınca biyoloji branşında ataması yapılan öğretmenlerin atamalarının geri alınması için davalı yönetime başvuruda bulunmuştur. Anadolu liselerine atanma koşullarını taşıyan davacı biyoloji öğretmeni olduğundan başvurusunu bu alanla sınırlı tutmuştur. Adı geçen okullar ise davacının anılan genelge uyarınca atanmak için tercih ettiği okullardır. Yine davacı anılan yürütmeyi durdurma kararı sonrasında …./…/…….. tarihinde yapılan Anadolu Lisesi öğretmen seçme sınavında başarılı olan, ancak adı geçen okulların biyoloji öğretmenliklerine genelgeyle atanan öğretmenler tarafından doldurulduğundan sınav sonrasındaki tercihlerinde bu okullara yer veremeyen bir öğretmendir. Bu nedenlerle davalı yönetimin menfaat itirazı tümüyle dayanaktan yoksundur.
2. Davalı yönetimin savunması, davacının başvurusunu yargı kararına dayandırdığı gerçeğini göz ardı etmekte, bu konuda Hiçbir açıklama yer almamaktadır. Oysa davacının başvurusu anılan yürütmeyi durdurma kararının uygulanması istemidir. Davalı yönetimin bu tutumu bilinçlidir. Çünkü anılan yürütmeyi durdurma kararı ortada dururken dava konusu işlemi açıklamak ve savunmak mümkün değildir. Bu bağlamda sorun anılan yürütmeyi durdurma kararının nasıl uygulanacağı ve bu doğrultuda da geriye yürüyüp yürüyemeyeceği konusunda düğümlenmektedir. Dava dilekçesinde sözü edilen gerek Danıştay, gerekse Yargıtay kararları yürütmeyi durdurma kararının geçmişe etkili olarak uygulanacağını ve yönetsel tasarruf hiç yapılmamış gibi sonuç doğuracağını açıkça belirtmektedir. Kaldı ki dava dilekçesinin “Hukuksal Durum” başlıklı bölümünün 3. maddesinde sözü edilen ve dava konusu olayla hemen hemen aynı konudaki Danıştay kararı da bu yöndedir. Bu kararda; “… anılan yürütmenin durdurulması kararı uyarınca, ilgili yönetmeliğe uygun yeni düzenlemeler yapılması gerekeceği tabi olup, söz konusu Genelge gereğince tesis edilen ……… ve …….. isimli kişilerin fizik öğretmeni olarak atanmalarına ilişkin işlemler yönünden, 2577 sayılı Kanunun 27/2. maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmiş olduğundan … yürütmenin durdurulmasına…” hükmedilmiştir. Öteki türlü “Ben yaptım, oldu” mantığıyla birçok hukuksuzluk hukuk aleminde varlığını korur ve hukuka aykırı biçimde yarar sağlamak olağanlaşır ki bu, hukuk devletinde olanaklı değildir. Dolayısıyla dava konusu işlemin hukuka uyarlığı bulunmamaktadır. Dava konusu işlem, Danıştay 2. Dairenin 2005/73 sayılı genelgeyle ilgili 2006/2651 esas sayılı dosyasında verilen 10.04.2006 tarihli yürütmeyi durdurma kararının uygulanmaması anlamına gelmektedir. Hukuk devletinin gerekleri ve anayasal kurallar yönetime yargı kararlarını uygulanmaması konusunda bir takdir yetkisi tanımamıştır. Yargı kararlarının uygulanması konusunda en başka yargı organları olmak üzere yargının parçası olan tüm unsurlarının azami duyarlılık göstermesi hukuk devletin işlerliği açısından büyük önem taşımaktadır.

TALEP SONUCU                :  Açıklanan nedenlerle; 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanununun 27. maddesinin 2. fıkrasındaki koşullar gerçekleşmiş olduğundan ………(…). idare Mahkemesi’nin ……./…… esas sayılı dosyadaki yürütmenin durdurulmasının reddine ilişkin …./…./….. günlü kararının itirazen kaldırılarak yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini vekil eden adına saygılarımla dilerim.

Davacı Vekili

                                                                                                                                              Av.

[/column]