Kısmi süreli (Part-time) çalışmalarda ücret alacağı – Yargıtay kararları
…Davacının davalıya ait işyerinde part time olarak çalıştığı işyeri karar defteri ve davalı tanık anlatımlarından anlaşılmaktadır.
Bu şekilde çalışma halinde çalışma gün ve saatlerine göre ücret ödeneceğinden aylık asgari ücretin altında ücret ödenmesi mümkündür.
Bu sebeple asgari ücretten doğan fark ücret alacağı isteğinin kabulü yerinde görülmemiştir.
9. HD. 2006/13422 E. 2006/31612 K. 04.12.2006
…Davacı işçi 26.10.1999 tarihinden itibaren davalı şirkette kısmi, süreli iş sözleşmesi ile kasiyer olarak çalışmaya başladığını ve halen de çalışmasını sürdürdüğünü, statüsüne rağmen haftanın 4 gününde 4’er saat ve 2 gününde de 1 saat ara dinlenmesi dışında 8,5’ar saat çalıştığını, toplam çalışma süresinin aylık 130/135 saatten fazla olduğunu, bu çalışma düzeninde normal çalışan durumunda ve tam gün çalışma pozisyonunda bulunduğunu, bu hali ile de işyerinde TİS yapmaya yetkili Sendika üyesi olması nedeniyle, TİS ile sağlanan haklardan yararlandırılması gerektiğini, ancak bu haklarının verilmediğini, konu ile ilgili olarak İş Müfettişliğince düzenlenen raporla, bu haklardan yararlandırılması gerektiğinin tespit edildiğini beyanla ikramiye, yakacak yardımı, giyim yardımı, gıda yardımı, izin ve bayram harçlıkları ile hafta tatili ücreti alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren davacının part-time kasiyer işçi olarak çalışması itibariyle, bu statüye uygun TİS hükümlerinden yararlandırıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının tam süreli olarak çalıştırıldığı, bu durumun aynı statüde çalışan bir işçinin açtığı davada belirlendiğini ve Bölge Çalışma Müdürlüğüne yapılan başvuru üzerine de tespit edildiği gerekçesiyle isteklerin kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda davacı işçinin haftada 30 saati aşan çalışmalarının varlığı kanıtlanmıştır. Bu durumda tam süreli iş sözleşmesi kapsamında çalıştığının kabulü ile sonuca gidilmesi yerindedir. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda haftada 30 saatin biraz üzerinde çalışan davacı ile 45 saat çalışanın aynı sosyal hakları almasının beklenemeyeceği gerekçesiyle 45 saat çalışan işçiye göre haftalık çalışma süresinin oranlanması yoluyla sosyal hakların hesabı yerinde değildir.
Davacı işçi tam süreli iş sözleşmesi kapsamında çalıştığına göre sosyal yardımlardan da tam süreli diğer işçiler gibi yararlanmalıdır. Dairemizin aynı işyeri ile ilgili kararlılık kazanmış görüşü bu yöndedir (Yargıtay 9. H.D.
22.07.2009 gün 2008/3630, 2009/22464 K. ve 01.11.2010 gün 2008/33837 E, 2010/3167 K.) Davacı işçinin haftalık çalışmaları 45 saati aşmadığı halde işverence kısmi süreli iş ilişkisi olarak değerlendirilmek suretiyle zaman zaman fazla çalışma ücreti ödenmesi de bu yönde hesaba etki etmemelidir. Böyle olunca oranlama yapılmaksızın yapılan hesaplamaya itibar edilerek isteklerin kabulüne karar verilmelidir.
Dosya içindeki bilirkişi raporları yukarıdaki açıklamalara göre bir değerlendirmeye tabi tutulmalı gerekirse ek rapor alınmak suretiyle bir karar verilmelidir.
9. HD. 2010/16691 E. 2011/32493 K. 20.09.2011
…Davacının aldığı ücret taraflar arasında ihtilaflıdır, işyerinde imzalı ücret bordrosu mevcut değildir.
Ancak taraflar arasında düzenlenen protokolde ücretin asgari ücret olduğu kararlaştırılmıştır. Bu protokol dışında ücretlerin arttırıldığı konusunda yazılı belge de yoktur.
Dosya içeriğinden işyerinde kontrolör olarak çalışan davacının başka işyerlerinde de çalışmalarını sürdürdüğü çalışmasının part-time nitelikte olduğu anlaşılmaktadır.
Ücret konusunda tanık beyanları mevcut değildir.
Açıklanan bu nedenlerle davacının asgari ücretle çalıştığı kabul edilerek hesap yapılmalı sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Yazılı protokole rağmen mahkemece belirtilen gerekçelerle daha yüksek ücretle yapılan hesaplamaya değer verilerek sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9. HD. 2006/12391 E. 2006/33054 K. 14.12.2006
…7.5 saatin, haftada 45 saatin altında bir çalışma ile görevini yaptığı belirlendiği taktirde asgari ücret bu çalışma süresine oranlanarak aylık ücreti belirlenmelidir.
Somut olayda, davacının 32 daireli, sadece 8-9 dairede yazkış oturulan yazlık bir sitede kapıcı olarak çalıştığı davacı tanık ifadelerinden anlaşılmaktadır.
Davacının yaptığı işlerin niteliği ve günde kaç saat çalışmayı gerektirdiği gerekirse işyerinde keşif yapılarak belirlenmeli, günde 7.5 saatin, haftada 45 saatin altında bir çalışma ile görevini yaptığı belirlendiği taktirde asgari ücret bu çalışma süresine oranlanarak aylık ücreti belirlenmelidir.
9. HD. 2009/30910 E. 2011/48627 K. 19.12.2011
Somut olayda davacı tanığı D.E. de davacının davalı işyerinde genelde 3 gün çalıştığını bildirmiştir.
Davacı kendi iddiasına göre haftanın 4 günü çalıştığını bildirdiğine göre HUMK’nun 74. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık kuralı gereği davacının çalışmasının kısmi süreli çalışma olduğunun kabulü gerekir.
Dava konusu alacakların buna göre hesaplanması gerekirken aksi yöndeki bilirkişi raporundaki hesaplamaya itibarla hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9. HD. 2009/75 E. 2010/38609 K. 17.12.2010