Velayetin değiştirilmesinin şartları
Velâyete ilişkin mahkeme kararları kesin hüküm oluşturmaz. Velâyete ilişkin karar değişen koşullara göre değiştirilebilir.
Velayete ilişkin hükmün değiştirilmesinde idrak çağındaki çocuk dinlenerek görüşü dikkate alınmalıdır.
TMK. m. 183 hükmüne göre aşağıdaki durumlarda hakim gerekli önlemleri alır;
1-Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi,
2-Başka bir yere gitmesi
3-Ölmesi.
TMK. m. 183 hükmünde esaslı değişikliklere birkaç örnek verilmiştir. Bu örnekler sırasıyla evlenme, başka yere gitme ve ölümdür. Yasa koyucu evlenme, başka yere gitme ve ölümü çocuğun güvenliğini doğrudan etkileyen esaslı değişiklik olarak öngörmüştür.
Hâkim boşanma hükmünün çocukla ilgili kısmı yani velâyet, kişisel ilişki ve iştirak nafakası ile ilgili bölümünü değişen koşullara uydurmak yetkisine sahiptir.
Değişen koşullara uydurma hâkim tarafından; kendiliğinden yapılabilir. Bu değişiklik, ana veya babanın birinin isteği üzerine de yapılabilir.
Ana veya baba isteğini mahkemeye dava biçiminde sunmak zorundadır .
Velâyet hükmünün değiştirilmesi davasını velâyet kendisinde olan taraf da açabilir.
Bu dava teknik anlamda bir dava olmayıp hâkimi önlem alına yükümünde uyarma niteliğindedir . Çünkü hâkim değişen duruma göre karar vermekle görevli ve yükümlüdür. Burada gözden kaçırılmaması gereken en önemli durum; Hâkimin davacı ana ya da babanın isteği ile bağlı olmamasıdır. Hâkim kendisinin uygun gördüğü önlemi davacının başka isteğine rağmen alması olanaklıdır. Bu sebeple velâyet hükmünün değiştirilmesine ilişkin davanın teknik anlamda bir dava değildir.
Bu örnekler dışında aşağıdaki durumlar da esaslı değişiklik sayılıp bu değişikliğin önemli ve sürekli olduğu dikkate alınarak çocuğun velâyetinin değiştirilmesi ya da bir vasi tayini gerekebilecektir;
Velâyet kendisinde bulunan eşin hapsedilmesi,
Hastalanarak bitkisel hayata girmesi,
Alkol tedavisi için rehabilitasyon merkezine yatırılması gibi…
Kişisel ilişkinin düzenlenmesine ilişkin mahkeme kararlan da aynı biçimde kesin hüküm oluşturmaz. Hâkim gerek ana, babanın ve gerekse çocuğun koşullarının değişmesine bağlı olarak kişisel ilişkiyi tamamen veya kısmen değiştirebilir. Hâkim, kişisel ilişki hakkını tamamen ortadan da kaldırabilir. Çocuğun güvenliği, hükmün değiştirilmesinde ölçüt olmalıdır.
Velâyet hükmünün değiştirilmesi bir süreye bağlı değildir. Hatta boşanma kararının kesinleşmesinden üç gün sonra bile velâyet hükmünün değiştirilmesi istenebilir. İstek belirli koşulların gerçekleşmesi durumunda yapılabilir.
Boşanma hükmü ile düzenlenen velâyetin değiştirilebilmesi için velâyet kendisine verilen tarafın ya da velâyete konu çocuğun durumunda boşanma hükmünden sonra esaslı değişikliklerin olması şarttır .
Esaslı değişiklik önemli ve sürekli olmalıdır.
Özellikle çok kısa sürede açılan davalarda değişikliği gerektiren bir olgu kanıtlanmamışsa dava reddedilmelidir.
YENİDEN EVLENME SEBEBİYLE DEĞİŞİKLİK:
Boşanmış ana ya da babanın yeniden evlenmesini yasa koyucu hem velâyetin kaldırılması (nez’i) hem de velâyetin değiştirilmesi sebebi olarak öngörmüştür.
TMK. m. 183 hükmüne göre boşanmış ana veya babanın başkasryla evlenmesi velâyetin değiştirilmesi nedenidir.
Tek başına yeniden evlenme olgusu velâyetin değiştirilmesini gerektirmez.
Davalının velayet görevini ihmal ettiği ve velayetin değiştirilmesi şartlarının ( TMK. md. 183, 349) oluştuğu ispat edilmesi de gerekir.
Yeniden evlenen eş velâyet görevini ihmal ederse velâyetin değiştirilmesine karar verilmelidir.
Tek başına yeniden evlenme olgusu eylemli olarak çocuğu terk yoksa velâyetin değiştirilmesini gerektirmez.
Hâkim velâyet kendisine verilen tarafın yaptığı yeni evliliği bütün boyutları ile değerlendirmelidir. Hâkim bu evlilikte çocuğun ana ve baba modelinin bulunduğu tam aile içinde yetişme olanağı bulacağı için yarar mı sağladığı yoksa oluşan bu aile içerisinde çocuğun güvenliğinin tehlikeye düştüğü için zarar olasılığı mı var belirlemelidir.
Yeni aile düzeninde çocuğun beden, ruh ve ahlâk gelişimi için uygun olmayan koşullar varsa hâkim velâyetin değiştirilmesine karar vermelidir.
Evlenme, kendiliğinden değiştirme sebebi olmayıp hâkimin değerlendirmesine bağlı bir değişkendir.
BAŞKA YERE GİTME SEBEBİYLE DEĞİŞİKLİK:
TMK. m. 183 hükmüne göre velâyet kendisinde bulunan ana veya babanın başka bir yere gitmesi yani göç etmesi de velâyetin değiştirilmesi sebebidir.
Uygulamada en çok karşılaşılan durum başka yere gitme sebebine dayalı velâyetin değiştirilmesidir. Taraflardan birisine velâyet hakkı verildikten sonra bu kişi bir başkasıyla evlenmekte ve çocuğu yanında götürmeyerek bir başkasının yanında bırakarak başka yere gitmesi biçiminde gerçekleşmektedir.
Velâyetin kendisine verilen tarafın zorunlu sebeplerle ve geçici olarak başka yere gitmesi velâyetin değiştirilmesi sebebi olamaz. Örneğin; müfettiş olan ana ya da babanın teftiş için başka şehre gitmesi, tedavisi için bir süre hastanede yatması, meslek içi seminer için başka şehre geçici süre gidilmesi gibi durumlarda esaslı değişiklikten söz edilemeyeceği için velâyetin değiştirilmesi olanaksızdır.
Velâyetin değiştirilmesi için başka yere gitme durumu çocuğun da beraberinde götürülmesini kapsayabilir. Örneğin; Anadolu lisesinde okuyan bir çocuğun, velâyet hakkı kendisinde bulunan ana ya da babası bu okulun bulunmadığı bir şehre tayin olmuşsa, ya da sürekli tedavi gören çocuğun, bu tedavinin yapılmasının olanaksız olduğu bir şehre gitmek zorunda kalması gibi gerek eğitim gerek sağlık açısından güvenliğini tehdit eden yer değişikliğinin gerçekleşmesi durumunda velâyetin değiştirilmesine karar verilebilir.
ÖLÜM SEBEBİYLE DEĞİŞİKLİK:
TMK. m. 183 hükmüne göre velâyetin değiştirilme sebeplerinden birisi de ölümdür. Çocuğun velâyet hakkına sahip olan ana ya da babanın ölmesi durumunda çocuğun velâyeti kendiliğinden diğer eşe geçmez .Bu konuda hâkimin kararına gerek vardır.
Hâkim velâyetin sağ eşe verilmesini uygun görmeyebilir. Kaldı ki bazen bu olanaksız hâle de gelebilir. Örneğin velâyet kendisinde bulunan ana ya da babanın diğer eş tarafından öldürülmesi hâlinde olabileceği gibi hâkim bu durumda çocuğa bir vasi tayin edebilir.
4721 sayılı Türk Medenî Kanunu m. 31 hükmüne göre bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde kaybolursa, cesedi bulunamamış olsa bile gerçekten ölmüş sayılacağından bu konuda hâkim karar vererek velâyeti değiştirebilir veya çocuğa bir vasi tayin edebilir.
Ölüm olayının nüfus kütüğüne işlenebilmesi için bildirim yapıldığında, cesedin varlığı ve saptanması zorunludur.
Ortadan kaybolanın cesedinin bulunamamış olması durumunda iki olasılık söz konusudur: ölüm karinesinin uygulanması ya da gaiplik kararı
Cesedi bulunmayan/bulunamayan kimse ölümüne kesin gözüyle bakılmasını gerektiren durum içinde ortadan kaybolmuşsa gerçekten ölmüş sayılacağından, o yerin en büyük mülkî amirinin emriyle kütüğe ölü kaydı düşürülür.
Türk Medeni Kanununun 31 inci maddesinde düzenlenmiş bu karineye ölüm karinesi denir.
Çocuğun velâyet hakkına sahip olan ana ya da babanın ölmesi durumunda çocuğun velâyetin yeniden düzenlenmesi için açılacak dava hasımsız olarak incelenemeyeceğinden küçük bir temsil kayyımı ile temsil olunmalı ve husumet temsil kayyımına yöneltilmelidir.
DİĞER DURUMLAR :
TMK. m. 183 hükmünde öngörülen durumların örnek olduğunu belirtmiştik. Bu örnekler dışında;
Velâyet kendisinde bulunan ananın hapsedilmesi, hastalanarak bitkisel hayata girmesi, alkol tedavisi için rehabilitasyon merkezine yatırılması gibi durumlar da esaslı değişiklik sayılıp bu değişikliğin önemli ve sürekli olduğu dikkate alınarak çocuğun velâyetinin değiştirilmesi ya da bir vasi tayini gerekebilecektir.