Kamu Davasına Katılma Nedir? Katılma İşlemi Nasıl Yapılır?
Kamu Davasına Katılma
Kamu davasına katılma, açılmış bulunan bir kamu davasına, Cumhuriyet savcısının (iddia makamının) yanında yer alarak bazı hak ve yükümlülükleri üstlenmek amacıyla etkide bulunmak anlamına gelir.
Kanun’un 237/1. maddesine göre, “Mağdur, suçtan zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile malen sorumlu olanlar ilk derece mahkemesindeki kovuşturma evresinin her aşamasında hüküm verilinceye kadar şikâyetçi olduklarını bildirerek kamu davasına katılabilirler.”
Kanun yolu muhakemesinde davaya katılma isteğinde bulunulamaz. Ancak, ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp reddolunan veya karara bağlanmayan katılma istekleri, kanun yolu başvurusunda açıkça belirtilmişse incelenip karara bağlanır (CMK m. 237/2).
Katılma Usulü (CMK m. 238)
Katılma, kamu davasının açılmasından sonra mahkemeye dilekçe verilmesi veya katılma istemini içeren sözlü başvurunun duruşma tutanağına geçirilmesi suretiyle olur.
Duruşma sırasında şikâyeti belirten ifade üzerine, suçtan zarar görenden davaya katılmak isteyip istemediği sorulur. Oysa soruşturma evresinde verilen şikâyet dilekçelerinin kendiliğinden davaya katılmayı sağlamayacağına dikkat edilmelidir. Bunun için dava açıldıktan sonra ayrıca talepte bulunmak gerekir.
Cumhuriyet savcısının, sanık ve varsa müdafiinin dinlenmesinden sonra davaya katılma isteminin uygun olup olmadığına karar verilir.
SULH CEZA MAHKEMELERİNDE AÇILAN DAVALARDA CUMHURİYET SAVCISININ GÖRÜŞÜNÜN ALINMAYACAĞINA İLİŞKİN HÜKÜM, SULH CEZA MAHKEMELERİ SULH CEZA HÂKİMLİKLERİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜĞÜNDEN, KALDIRILMIŞTIR.
Katılanın sonradan bu hakkından vazgeçmesi mümkündür. Dava açıldıktan sonra şikâyetten vazgeçme veya feragat etme de katılma hakkını düşürür.
Katılanın oturumlara katılma, davayı takip etme yükümlülüğü yoktur.
Katılanın Hakları (CMK m. 239)
Mağdur veya suçtan zarar gören davaya katıldığında, cinsel saldırı suçu ile alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda, baro tarafından kendisine avukat görevlendirilmesini isteyebilir.
Mağdur veya suçtan zarar görenin çocuk, sağır ve dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede akıl hastası olması halinde avukat görevlendirilmesi için istem aranmaz.
Ayrıca katılanın;
Hâkimi reddetme
Alınacak kararlara ilişkin görüş bildirme
Duruşma hazırlığı evresinde belli bir tanığın veya uzman kişinin çağrılmasını talep etme ve bu talep reddedildiğinde bu kişileri mahkemeye getirme
Mahkeme başkanı aracılığıyla soru sorma
Savcı, sanık veya müdafii ile tutanakların okunmasına rıza gösterme
Sanık, tanık, bilirkişi ve duruşmaya çağrılmış diğer kişilerin açıklamalarına karşı beyanda bulunma
Belgelerin okunmasından sonra belgenin içeriğine ilişkin açıklamalarda bulunma
Delillerin tartışılmasında söz alma ve cevap verme
Tutanak ve belgelerden örnek isteme, tanıkların davetini isteme hakları vardır.
Katılanın Davaya Etkisi (CMK m. 240)
Katılma davayı durdurmaz. Tarihi belirlenmiş olan duruşma ve yargılama usulüne ilişkin diğer işlemler vaktin darlığından dolayı katılan kimse çağrılamayacak veya kendisine haber verilemeyecek olsa bile belirli gününde yapılır.
Katılmadan Önceki Kararlara İtiraz (CMK m. 241)
Katılmadan önce verilmiş olan kararlar katılana tebliğ edilmez. Bu kararlara karşı kanun yoluna başvurabilmesi için Cumhuriyet savcısı için öngörülen sürenin geçmesiyle katılan da başvuru hakkını kaybeder.
Katılanın Kanun Yoluna Başvurması (CMK m. 242)
Katılan, Cumhuriyet savcısına bağlı olmaksızın kanun yollarına başvurabilir.
Karar, katılanın başvurusu üzerine bozulursa, Cumhuriyet savcısı işi yeniden takip eder.
Katılmanın Hükümsüz Kalması (CMK m. 243)
Katılan, vazgeçerse veya ölürse katılma hükümsüz kalır. Mirasçılar, katılanın haklarını takip etmek üzere davaya katılabilirler.