Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının hukuki sonuçları
i) Erteleme ve seçenek yaptırımlara çevirme yasağı
Açıklanması geri bırakılan hükümde, mahkum olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.
ii) Zamanaşımı
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde sanık beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur ve bu süre içinde dava zamanaşımı durur. Dava zamanaşımının durmaya başlayacağı tarih konusunda kanunda bir hüküm yoktur. Bununla birlikte genel ilke gereği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihte zamanaşımının duracağı kabul edilmelidir. Nitekim Yargıtay, dava zamanaşımının, HAGB kararının kesinleştiği tarihte durmaya başlayıp denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması durumunda, yeni suçun işlendiği ya da denetimli serbestlik tedbiri yükümlülüklerine aykırı davranıldığı tarihte yeniden işlemeye başlayacağına karar vermiştir (YCGK.: 1.3.2016 – E.2015/3-599, K.2016/99).
iii) Hükmün sonuç doğurmaması ve düşme kararı verilmesi
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder. Bir başka ifadeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi sonunda mahkumiyet hükmü vaki olmamış sayılır ve hüküm ortadan kaldırılarak kamu davasının düşmesine karar verilir. Ancak bunun için denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlememesi ve yükümlülüklerine uygun davranmış olması şarttır.
iv) Disiplin suçlarına etkisi
Hükmün hukuki sonuç doğurmamasından maksat, ceza hukuku açısındandır. Dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen bir kimse hakkında aynı eyleminden dolayı disiplin soruşturması yapılabilir ve disiplin cezası verilebilir. Çünkü, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen bir kimsenin sanıklık sıfatı, denetim (askı) süresince devam eder (YHGK: 1.2.2012 – E.2011/9 – 638, K.2012/30). Sonuç olarak HAGB kararı verilmiş olması, ceza soruşturmasından bağımsız olan disiplin soruşturması için bekletici mesele teşkil etmez ve disiplinsizlik yapan personele disiplin cezası verilmesine engel oluşturmaz.
v) Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi yönünden
Avrupa insan Hakları Mahkemesi, kamu görevlisinin işlediği işkence ve kötü muamele suçlarından dolayı verilen mahkumiyet hükümlerinde HAGB uygulanmasını AiHS‟in getirdiği “etkin soruşturma yükümlülüğüne” aykırı bulmaktadır. AİHM‟nin içtihatlarına göre, böylesi bir karar hükmü etkisiz hale getirdiğinden hiç şüphesiz, kabul edilemez “tedbirler” kategorisine girmektedir (AiHM Kararları: Böber/Türkiye, 62590/09- 09 Nisan 2013; Taylan/Türkiye, 32051/09 – 3 Temmuz 2012 (§ 46); Zeynep Özcan/Türkiye, 45906/99- 20 şubat 2007 (§ 40-46). Anayasa Mahkemesi bu çerçevede yapılan bireysel başvuru hakkında aynı doğrultuda karar vermiştir (AYMK. Başvuru No: 2013/6359 – 10.12.2014).