Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Nedir?
MADDE 233- (1) Aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, şikâyet üzerine, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Hamile olduğunu bildiği eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış bulunduğunu bildiği evli olmayan bir kadını çaresiz durumda terk eden kimseye, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.
- Velayet hakları kaldırılmış olsa da, itiyadı sarhoşluk, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılması ya da onur kırıcı tavır ve hareketlerin sonucu maddî ve manevî özen noksanlığı nedeniyle çocuklarının ahlâk, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde tehlikeye sokan ana veya baba, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Koruduğu Hukuki Değer
Korunan hukuki değer, kişilerin aile hukukundan doğan bakım, eğitim ve destek olunma haklarıdır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Maddi Öğe
Suçun faili;
a- 1. fıkrada aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişidir.
b-2. fıkrada hamile olduğunu bildiği eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış bulunduğunu bildiği evli olmayan bir kadını çaresiz durumda terk eden kimsedir.
c- 3. fıkrada velayet hakları kaldırılmış olsa da, itiyadı sarhoşluk, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılması ya da onur kırıcı tavır ve hareketlerin sonucu maddî ve manevî özen noksanlığı nedeniyle çocuklarının ahlâk, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde tehlikeye sokan ana veya babadır.
- maddede öngörülen suçlar özgü suç niteliği taşır. Bu kişiler dışındaki kimseler suça iştirak edebilirler. YTCK’nın 40/2. maddesi uyarınca özgü suçlarda, ancak özel faillik niteliğini taşıyan kişi fail olabilir. Bu suçların işlenişine iştirak eden diğer kişiler ise azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulur.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Mağduru
Suçun mağduru 1. fıkrada aile hukuk gereği bakım ve gözetime ya da desteğe muhtaç çocuk veya eş; 2. fıkrada, failin hamile olduğunu bildiği eşi veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış bulunduğunu bildiği evli olmayan bir kadın; 3. fıkrada ise, bir anne babanın velayeti altında bulunsun bulunmasın çocuktur.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Konusu
Bu suçun niteliği gereği, mağduru ile konusu aynıdır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Hareket ve Neticesi
Maddenin 1. fıkrasında, ana babanın çocuğuna veya kişinin eşine karşı aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmemesi, suç olarak tanımlanmıştır. Bu suçun oluşması için terk olgusunun gerçekleşmemesi gerekir. Aksi takdirde, TCK’nın 97. maddesinde düzenlenen terk suçu oluşur. Bir diğer ifadeyle maddi olarak terk etmeksizin kişinin aile hukukundan doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi suç olarak kabul edilmektedir.
Bu suçtan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması, şikâyete tabi tutulmuştur. Uzlaşma hükümlerinin uygulanması da gereklidir.
- fıkrada öngörülen suçun oluşması için “bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişinin bu eyleminin süreklilik arzetmesi gerekir. Yalnızca bir kez yükümlülük ihlali suçun oluşmasını gerektirmez.
Maddenin 2. fıkrasında ise, gebe olan nikahlı eşini veya evli olsun veya olmasın sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış kadını çaresiz durumda terk eden yani ona her türlü yardımı yapmaksızın ortada bırakan kişi cezalandırılmaktadır. Burada maddi bir terk söz konusudur.
- fıkra, doktrinde manevî terk olarak tanımlanan ailenin terki suçunu cezalandırmaktadır. Suç, itiyadî sarhoşluk, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma ya da onur kırıcı yaşayış tarzı nedeni ile özen noksanı veya kusurundan dolayı çocukların ahlâk, güvenlik ve sağlıklarının ağır şekilde tehlikeyle karşı karşıya kalmasına neden olmaktır
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Manevi Öğesi
Suç doğrudan kastla işlenebilir. Madde, suçun oluşması için özel bir amaçla hareket edilmesi şartını aramamıştır. Hangi amaç veya saikle olursa olsun failin suç olarak öngörülen eylemleri bilerek ve kendi iradesi ile gerçekleştirmesi halinde kastının varlığından söz edilir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunun Yaptırımı
Maddenin 1. fıkrası uyarınca aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, şikâyet üzerine, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- fıkrada hamile olduğunu bildiği eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış bulunduğunu bildiği evli olmayan bir kadını çaresiz durumda terk eden kimsenin, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması öngörülmüştür.
- fıkra uyarınca velayet hakları kaldırılmış olsa da, itiyadı sarhoşluk, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılması ya da onur kırıcı tavır ve hareketlerin sonucu maddî ve manevî özen noksanlığı nedeniyle çocuklarının ahlâk, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde tehlikeye sokan ana veya baba, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Maddenin uygulanmasında hapis cezası öngörülmüştür. Hakim cezayı 50/1. maddesinde öngörülen adli para cezası veya diğer seçenek yaptırımlardan birine çevirebilir. Adli para cezasına çevrilmesi tercih olunduğunda, TCK’nın 52/2. maddesi uyarınca öngörülen değerler arasında bir miktarın, belirlenen hapis cezasıyla çarpılması ile sonuç adli para cezası bulunacaktır.
TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca failin, daha Önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezasının, 50/1. maddede öngörülen adli para cezası ya da diğer seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunludur.
Adli para cezasının ve diğer seçenek yaptırımların ertelenmesi, TCK’nın 51. maddesi hükmü uyarınca olanaklı değildir. Ayrıca adli para cezasına hükmolunması durumunda failin TCK’nın 53. maddesi hükmü uyarınca belli haklardan yoksun bırakılma olanağı da bulunmamaktadır. Hapis cezasına hükmolunması halinde ise 53. maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları fail, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar kullanamayacaktır.
Hakim, kararında 53. maddede öngörülen hak yoksunluğunu da hükme bağlamalıdır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçunda Uzlaşma-Kovuşturma-Görevli Mahkeme
Suçun kovuşturulması 2. ve 3. fıkrada şikayet koşuluna bağlı değildir. 1. fıkrada ise şikayet koşulu aranmıştır, Şikayet koşulunun aranmadığı hallerde suçun soruşturulması ve kovuşturulması doğrudan doğruya C. Savcılığı tarafından yapılır.
Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçunun 1. fıkrada öngörülen hali, 5271 sayılı CMK’nın 5560 sayılı Kanunla değişik 253/1 maddesine göre şikayete bağlı olup uzlaştırma hükümlerine tabidir.
Adlî Yargı îlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş. Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 10. maddesi uyarınca yargılamayı yapmakla görevli mahkeme sulh ceza mahkemesidir.